İçinde ş olan 4 harfli 168 kelime var. İçerisinde Ş harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ş harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kolayca yapraklara ayrılabilen, silisli, alüminli tortul kayaçların genel adı
-
Kömürle karışık bütün moloz maddelerinin bilimsel adı
-
Kil taşı
-
[isim]
Kolayca yapraklara ayrılabilen, silisli, alüminli tortul kayaçların genel adı
- APAŞ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hayta
- "Paris'te bir tramvayın apaşlar tarafından durdurulup soyulması." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Hayta
- RAŞE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Titreyiş, ürkme
- "Doktor Hikmet, ilk defa olarak ölüm korkusunun raşesini ta yüreğinin içinde hissetti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Titreyiş, ürkme
- HOŞT
-
-
[ünlem]
Köpekleri ürkütüp kaçırmak için çıkarılan ses
-
[ünlem]
Köpekleri ürkütüp kaçırmak için çıkarılan ses
- LAŞE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Leş
-
[isim]
Leş
- KİŞİ
-
-
[isim]
İnsan, kimse, şahıs
- "Dilenciler de sayıda olduğu hâlde, yirmi otuz kişi kadardık." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çekimli fiillerde ve zamirlerde konuşan, dinleyen, sözü edilen varlık, şahıs
- "Ben (tekil kişi), sen (tekil kişi), o (tekil kişi); biz (çoğul kişi.) siz (çoğul kişi), onlar (çoğul kişi)."
-
Oyun, roman, hikâye vb.nde yer alan kimse
-
Eş, koca
-
Erkek
-
[isim]
İnsan, kimse, şahıs
- MARŞ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ritmi, yürüyen bir kimsenin veya topluluğun adımlarını hatırlatan müzik parçası
- "Bu şiir ya da manzumeyi marş biçimine bile sokmuştur." (Salâh Birsel)
-
Bir topluluğu simgelemek için düzenlenmiş müzik parçası
- "Millî marş İstiklal Marşı'dır." (Anayasa)
-
Otomobil, kamyon vb. motorlu araçlarda motoru işletme düzeni
- "Marş anahtarı."
-
[ünlem]
Askerlikte yürüyüşe geçmek için verilen komut
-
[isim]
Ritmi, yürüyen bir kimsenin veya topluluğun adımlarını hatırlatan müzik parçası
- ŞEVK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İstek, heves
- "Bütün gençlik heyecanlarımızın, şevklerimizin, çabalarımızın mesnedi olan ve adına Atatürk ilkeleri dediğimiz inançlar..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Bir bitmeyecek şevk verirken beste / Bir tel kopar, ahenk ebediyen kesilir ." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Öyle keyifleniyor, öyle şevke geliyordu ki..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Sevinç, neşe
- "Çiftlik yine, sabah oluyormuş gibi şevkini kaybetmeyen bir aydınlık içinde..." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
İstek, heves
- ŞOSE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle taş kırıkları üzerine kum döşenip silindir geçirilerek yapılan yol
- "Portakal ve muz bahçeleri arası dolambaçlı hoş bir şoseyi takip etmiştik." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Genellikle taş kırıkları üzerine kum döşenip silindir geçirilerek yapılan yol
- ŞUFA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ön alım
-
[isim]
Ön alım
- ŞALİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tiftikten yapılan bir cins ince kumaş
- "Ankara şalisi. Bayrak yapılan şali."
-
[isim]
Tiftikten yapılan bir cins ince kumaş
- ŞERÇ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anüs
-
[isim]
Anüs
- ŞİFA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bedensel veya ruhsal bir hastalığın son bulması, hastalıktan kurtulma, onma
- "Hastalara türlü maceralarla şifa vermesini ben bilirim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Aksırık öksürük derken kızcağız şifayı kapmış." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Bedensel veya ruhsal bir hastalığın son bulması, hastalıktan kurtulma, onma
- ÖVÜŞ
-
-
[isim]
Övme işi veya biçimi
-
[isim]
Övme işi veya biçimi
- AĞIŞ
-
-
[isim]
Ağma işi veya biçimi
- "Gençlikten orta yaşa, orta yaştan yaşlılığa ağışını birlikte yaşadığım bu ev..." (Adalet Ağaoğlu)
-
Su buharının ve başka gazların yerden havaya doğru çıkışı, yağış karşıtı
-
[isim]
Ağma işi veya biçimi
- ARIŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kolun dirsekten parmaklara kadar olan bölümü
-
[isim]
Kolun dirsekten parmaklara kadar olan bölümü
- ARŞE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tren, troleybüs, tramvay vb. elektrikle işleyen taşıtlarda telden elektrik akımı almaya yarayan, yukarıya doğru uzanmış demir yay
-
Keman yayı
-
[isim]
Tren, troleybüs, tramvay vb. elektrikle işleyen taşıtlarda telden elektrik akımı almaya yarayan, yukarıya doğru uzanmış demir yay
- ŞART
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Olması başka durumların gerçekleşmesini gerektiren şey, koşul
- "İster istemez bu şartlara boyun eğecekti." (Falih Rıfkı Atay)
- "Anası, oğlan gelirse içeri almayacağına şart etmişti." (Memduh Şevket Esendal)
- "Sarfiyat hususunda bir şart koşmuyorlar." (Refik Halit Karay)
- "Artık hep, evli adamlar gibi biz de şart olsun yeminine başladık." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Olması başka durumların gerçekleşmesini gerektiren şey, koşul
- POŞU
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kenarları saçaklı ipek, pamuk, yün vb.nden yapılmış bir tür baş örtüsü, dolama
- "Ege köylülerinin güneşe karşı başlarına sardıkları renkli iki poşu, bir dizi de deve çanı almıştı." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Kenarları saçaklı ipek, pamuk, yün vb.nden yapılmış bir tür baş örtüsü, dolama
- İNİŞ
-
-
[isim]
İnme işi veya biçimi
-
Yukarıdan aşağıya gittikçe alçalan eğimli yer, yokuş karşıtı
- "İnişte yol uzadıkça uzadı."
-
Gerileyiş, çöküş
-
Araçlı jimnastikte, atlayarak veya hızlanarak araçtan ayrılma durumu
-
[isim]
İnme işi veya biçimi