İçinde ğ olan 5 harfli 156 kelime var. İçerisinde Ğ harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ğ harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ğ harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAĞIR
-
-
[isim]
Göğüs
- "Yakup, ceketini, mintanını, içliğini çıkarmış, bağrını yağmura vermiş, bir heykel gibi sessiz ve kımıldamadan duruyor." (Tarık Buğra)
- "En büyüğünü kaybeden halk sanatkârının birkaç mısrası ile türkü bize bağrı yanan Anadolu'nun feryadını getirecek." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
- "İzmir'den kalkıp Mısır'a kadar beni görmeye, beni okşamaya, beni bağrına basıp sevmeye gelirdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Oğlum böyle bir şey yaparsa onu ölmüş farz ederim. Bir evladım vardı: Allah elimden aldı derim, bağrıma taş basarım." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Ok yayı ve dağda orta bölüm
- "Sen onu bambaşka duygularla, heyecanlarla bağrına basmak isteyeceksin." (Erhan Bener)
-
Ciğer, bağırsak vb. vücut boşluklarında bulunan organların ortak adı, ahşa
-
[isim]
Göğüs
- EĞLEK
-
-
[isim]
Sürünün yazın öğle sıcağında dinlendiği gölgelik
-
Yolcuların geceyi geçirdikleri yer, han, konak
-
[isim]
Sürünün yazın öğle sıcağında dinlendiği gölgelik
- FERAĞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işten vazgeçme, çekilme, el çekme, terk etme
-
Bir mülkü başkasına bırakma, başkasının üstüne geçirme
- "Fabrikanın ferağ ve intikal muamelesinin ikmal edildiği günün akşamı nikâhımız kıyıldı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir işten vazgeçme, çekilme, el çekme, terk etme
- KAĞIT
- ...
- EĞMEK
-
-
[-i]
Düz olan bir şeyi eğik duruma getirmek
- "Ağır ağır başını eğip yere baktı ve boynunu büktü." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Sert bir cismi bükmek
-
[-i]
Düz olan bir şeyi eğik duruma getirmek
- SAĞIM
-
-
[isim]
Sağma işi
-
Süt veren hayvan
- "Onun epey sağımı var."
-
[isim]
Sağma işi
- YIĞIN
-
-
[isim]
Bir şeyin yığılmasıyla oluşturulan küme, tepe
- "Pencereden süzülen ılık bahar güneşi masayı dolduran kâğıt yığınları üstünde ağır ağır ilerliyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Birçok kimsenin veya nesnenin bir araya gelmesiyle oluşan kalabalık, küme, kitle, kütle
-
[isim]
Bir şeyin yığılmasıyla oluşturulan küme, tepe
- BAĞDA
-
-
[isim]
Ayağa vurulan, ipten, ağaçtan veya demirden yapılan köstek
-
[isim]
Ayağa vurulan, ipten, ağaçtan veya demirden yapılan köstek
- EĞRİM
-
-
[isim]
Girdap
-
Eğri, dalgalı
-
[isim]
Girdap
- MOĞOL
- ...
- YIĞIŞ
-
-
[isim]
Yığma işi veya biçimi
-
[isim]
Yığma işi veya biçimi
- BAĞIT
-
-
[isim]
Sözleşme
-
[isim]
Sözleşme
- ÜĞRÜM
-
-
[isim]
Çoğunlukla ayın neden olduğu, yerin dönme ekseninin yaptığı koni hareketindeki dönemsel salınım, nütasyon
-
[isim]
Çoğunlukla ayın neden olduğu, yerin dönme ekseninin yaptığı koni hareketindeki dönemsel salınım, nütasyon
- ZAĞCI
-
-
[isim]
Kılağı yapan kimse
-
[isim]
Kılağı yapan kimse
- GÜĞÜM
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yandan kulplu, boynu uzun, genellikle bakırdan su kabı
-
[isim]
Yandan kulplu, boynu uzun, genellikle bakırdan su kabı
- DEĞİŞ
-
-
[isim]
Değme işi veya biçimi
- "Buğdayı pirinçle değiş etmek."
-
Değişim
-
[isim]
Değme işi veya biçimi
- YEĞNİ
-
-
[sıfat]
Ağır olmayan, hafif
-
Ciddi olmayan
-
[sıfat]
Ağır olmayan, hafif
- YİĞİT
-
-
[sıfat]
Güçlü ve yürekli, kahraman, alp
-
Gözü pek, düşüncelerini açıkça söylemekten çekinmeyen (kimse)
- "O yiğit adamdır, gerçeği söylemekten çekinmez."
-
[isim]
Delikanlı, genç erkek
- "Yiğide ölüm geçine / Al beni zülfün ucuna / Sallanayım tel yerine." (Karacaoğlan)
-
[sıfat]
Güçlü ve yürekli, kahraman, alp
- SAĞRI
-
-
[isim]
Memeli hayvanlarda bel ile kuyruk arasındaki dolgun ve yuvarlakça bölüm
- "Atın sağrısına binmek."
-
[isim]
Memeli hayvanlarda bel ile kuyruk arasındaki dolgun ve yuvarlakça bölüm
- LEĞEN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Genellikle, içinde bir şey yıkamak için kullanılan metal veya plastikten yayvan kap
- "Adam, önündeki leğene eğilmiş, bardak yıkıyordu." (Necati Cumalı)
-
Gövdenin arka veya alt ucunda bulunan, bir yandan omurganın bel bölümüyle, öte yandan bacaklarla eklemlenen kemik çatı, havsala
-
[isim]
Genellikle, içinde bir şey yıkamak için kullanılan metal veya plastikten yayvan kap