İçinde üst olan 9 harfli 33 kelime var. İçerisinde ÜST bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında üst olan kelimeler listesine ya da Sonu üst ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S T Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SÜT, ÜST
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÜSTELEYİŞ
- ...
- KÜSTAHLIK
-
-
[isim]
Küstah olma durumu veya küstahça davranış
- "Bu ne kadar küstahlık anana karşı?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Küstah olma durumu veya küstahça davranış
- MÜSTAKBEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İleri bir tarihte beklenen, gelecek
- "Nasfet ve merhamet dilenmek gibi bir prensip yoktur. Türk milleti, Türkiye'nin müstakbel çocukları, bunu, bir an hatırdan çıkarmamalıdırlar." (Atatürk)
-
[sıfat]
İleri bir tarihte beklenen, gelecek
- MÜSTENSİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İstinsah eden, kitap vb. eserleri yazarak kopya eden kimse
-
Yazıları çoğaltma makinesi, teksir makinesi
-
[isim]
İstinsah eden, kitap vb. eserleri yazarak kopya eden kimse
- MÜSTEŞRİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğu bilimci
-
[isim]
Doğu bilimci
- MÜSTEKREH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İğrenç
-
[sıfat]
İğrenç
- ÜSTELENME
-
-
[isim]
Üstelenmek işi
-
[isim]
Üstelenmek işi
- KÜSTÜRMEK
-
-
[-i]
Küsmesine yol açmak
-
[-i]
Küsmesine yol açmak
- MÜSTAHDEM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Odacı
-
Odacı
- MÜSTEHLİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tüketici
-
[isim]
Tüketici
- DÜRÜSTLÜK
-
-
[isim]
Doğruluk
- "Onlardan aynı bağlılığı ve dürüstlüğü beklermiş." (Haldun Taner)
-
[isim]
Doğruluk
- BAŞÜSTÜNE
-
-
[ünlem]
Bir isteğin, buyruğun hemen yerine getirileceğini bildiren söz, oldu
-
[ünlem]
Bir isteğin, buyruğun hemen yerine getirileceğini bildiren söz, oldu
- ÜSTLENMEK
-
-
[-i]
Üstüne almak, yüklenmek, deruhte etmek
- "Bir çocuk sahibi olmak, büyük bir sorumluluk üstlenmektir." (Haldun Taner)
-
[-i]
Üstüne almak, yüklenmek, deruhte etmek
- AKŞAMÜSTÜ
-
-
[zarf]
Güneşin battığı sıralarda, akşama doğru, akşam yaklaşırken
- "Akşamüstü iki çikolatayı geveleyiverdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Güneşin battığı sıralarda, akşama doğru, akşam yaklaşırken
- ÜSTÜNSEME
-
-
[isim]
Üstünsemek işi veya durumu
-
[isim]
Üstünsemek işi veya durumu
- ÜSTÜNKÖRÜ
-
-
[zarf]
İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, şöyle bir, baştan savma
- "Annesiyle bir hafta evvel yaptığı görüşmeyi üstünkörü anlattı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, baştan savma yapılan
-
[zarf]
İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, şöyle bir, baştan savma
- MÜSTENKİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Oy vermekten veya bir karara katılmaktan çekinen, çekimser
-
[sıfat]
Oy vermekten veya bir karara katılmaktan çekinen, çekimser
- MÜSTEHCEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Açık saçık, edebe aykırı, yakışıksız
- "Müstehcen yayın."
-
[sıfat]
Açık saçık, edebe aykırı, yakışıksız
- MÜSTAHKEM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Belirtilmiş, tahkim edilmiş, sağlamlaştırılmış
-
[sıfat]
Belirtilmiş, tahkim edilmiş, sağlamlaştırılmış
- TENDÜRÜST
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Dinç, sağlam
- "Er ve subay o kadar güzel giyinmiş, o kadar tendürüst idi ki parmağımız ağzımızda kaldı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Dinç, sağlam