İçinde öz olan 6 harfli 39 kelime var. İçerisinde ÖZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında öz olan kelimeler listesine ya da Sonu öz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

CAMGÖZ

  1. [isim] Deniz kıyısına yakın yaşayan, boyu 1,5 m kadar olan, eti lezzetli bir tür köpek balığı (Galeius canis)

GÖZELİ

  1. [sıfat] Gözesi olan

ÖZÜNLÜ

  1. [sıfat] Bir şeyin aslında veya gerçeğinde olan, ilinekle ilgili olmayıp özde bulunan, deruni, zatî, dışınlı karşıtı

GÖZEME

  1. [isim] Gözemek işi

ÖZENLE
...
ÇÖZGÜN

  1. [sıfat] Çözülmüş, dağılmış
  2. Erimeye başlamış, yumuşamış (kar, buz)

ÖZLEME

  1. [isim] Özlemek işi, iştiyak

ARAZÖZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yolları ve yol kenarlarındaki yeşillikleri sulamakta kullanılan araç

SÖZSEL

  1. [sıfat] Söze ilişkin, sözle ilgili
    • "Eski musikimizin sözsel özelliğinde saptadığımız iç anlam yelpazelerine gönül vererek Boğaziçi'ni duyguya getirir." (Selim İleri)

ÇÖZÜCÜ

  1. [isim] Başka bir maddeyi çözme özelliği olan şey
    • "Altın suyu altının çözücüsüdür."
  2. Elektronik alıcılar için şifre veya bilgi çözücü

ÖZBEÖZ

  1. [sıfat] Gerçek, öz (I)
    • "Bu özbeöz İstanbul efendisi, makalelerini, romanlarını kendine özgü naif resimlerle süslerdi." (Haldun Taner)

DANSÖZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Dans etmeyi meslek edinmiş kadın

ÖZENİŞ

  1. [isim] Özenme işi veya biçimi

GÖZENE

  1. [isim] Kovandan bal alırken arılardan korunmak için başa giyilen, ön tarafı telden başlık, gözlük

SÖZSÜZ

  1. [sıfat] Konuşmadan yapılan
  2. Sözleri olmaksızın çalınan müzik, çalgısal, enstrümantal

GÖZSÜZ

  1. [sıfat] Gözü olmayan
    • "Gözsüz masa."
  2. Görme engelli

ÖZEMEK

  1. [-i] Yoğurt, pekmez vb. koyu şeyleri suyla inceltmek, sulandırmak

ÖZELİK

  1. [isim] Herhangi bir durumu gösterebilme yeteneği

FRİTÖZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yiyecekleri özellikle patatesi kızartmaya yarayan özel kap

GÖZLEM

  1. [isim] Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede
    • "Onun romanları düş gücüne değil, gözlem gücüne dayanır." (Salâh Birsel)
  2. İnceleme sonucu elde edilen değer, müşahede
  3. Bir gök cismini, bir gök olayını çıplak gözle veya bir araç yardımıyla izleyerek görülen değerleri tespit etme işlemi, rasat
    • "Gök bilimci gözlemle, kimya bilgini ise deneyle gerçeğe varmaya çalışır."
  4. Bir yazı veya eseri yazmaya başlamadan önce konusuyla ilgili gerekli bilgi, deney, inceleme ve araştırma yapma işi
  5. Çeşitli araç ve gereçlerin yardımıyla olayların sebeplerini bilmek için uygulanan bilimsel yöntem

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü