İçinde ü olan 4 harfli 152 kelime var. İçerisinde Ü harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ü harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ü harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TÜRE
-
-
[isim]
Adalet
-
[isim]
Adalet
- DÜZE
-
-
[isim]
Doz
-
[isim]
Doz
- SEZÜ
-
-
[isim]
Mantar meşesi
-
[isim]
Mantar meşesi
- NÜVE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin özü, çekirdek
-
[isim]
Bir şeyin özü, çekirdek
- ÜNİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Tek, eşi olmayan
-
[sıfat]
Tek, eşi olmayan
- BÜRO
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çalışma odası, yazıhane
- "Mühendislik bürosu."
-
Danışma ve yazı işlerinin yürütüldüğü iş yeri
- "Amerikan usulü hususi bir dedektif bürosu açmış." (Refik Halit Karay)
-
Bölüm, şube
- "Narkotik büro."
-
Yazı masası
-
[isim]
Çalışma odası, yazıhane
- KÜPE
-
-
[isim]
Kulak memelerine takılan süs eşyası
- "Kızın kulaklarında mavi küpeler vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bazı hayvanların boyunlarının iki yanından sarkan deri uzantıları
- "Horozun küpeleri."
- "Keçinin küpeleri."
-
[isim]
Kulak memelerine takılan süs eşyası
- ÜTME
-
-
[isim]
Ütmek işi
-
Ateşte kızartılmış taze buğday veya mısır
-
[isim]
Ütmek işi
- JÜRİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Seçiciler kurulu
-
Hakem heyeti
-
[isim]
Seçiciler kurulu
- GÜYA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Sözde, sanki
- "Onlara çaktırmadan güya konuştuklarımızı yazıyorum." (Aka Gündüz)
-
[zarf]
Sözde, sanki
- ÖĞÜR
-
-
[isim]
Akran
- "Çoluk çocuk öylesine öğür oldular ki anları dışarıdan gören pekâlâ çok nüfuslu tek bir aile sanabilirdi." (Haldun Taner)
-
Takım, fırka, zümre
-
[sıfat]
Öğrenmiş
-
[sıfat]
Alışmış, yadırganmaz olmuş, menus
-
[isim]
Akran
- ÜNYE
- ...
- YÜCE
-
-
[sıfat]
Yüksek, büyük, ulu, ulvi
- "Yüce duygular, derin düşünceler ona göre değildir." (Suat Taşer)
-
[sıfat]
Yüksek, büyük, ulu, ulvi
- ÖNLÜ
- ...
- MÜGE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İnci çiçeği
-
[isim]
İnci çiçeği
- ÖÇLÜ
-
-
[sıfat]
Kin ve intikam dolu, öç alma isteğinde olan
- "Fransız general beyaz at üstünde Galata'dan geçtiği gün, tıpkı 1908 Meşrutiyeti'nin ilk günlerindeki gazete başyazıları gibi hınçlı ve öçlü idi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Kin ve intikam dolu, öç alma isteğinde olan
- ÜZRE
-
-
[edat]
Bakınız üzere
-
[edat]
Bakınız üzere
- BAKÜ
- ...
- ÜÇLÜ
-
-
[sıfat]
Üç parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden üç tane bulunan, müselles
- "Bu üçlü grup merdivenin en üst basamağında öylece duruyor." (Tarık Buğra)
-
Üç kişiden oluşmuş
-
[isim]
İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde üç işareti veya noktası bulunan kâğıt, pul
-
[isim]
Üç ses veya çalgı için düzenlenmiş müzik parçası, trio
-
[isim]
Bu parçayı çalan üç kişilik müzik topluluğu, trio
-
[sıfat]
Üç parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden üç tane bulunan, müselles
- GÖMÜ
-
-
[isim]
Toprak altına gömülerek saklanmış para veya değerli şeyler, define
-
[isim]
Toprak altına gömülerek saklanmış para veya değerli şeyler, define