İçinde uy olan 7 harfli 60 kelime var. İçerisinde UY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uy olan kelimeler listesine ya da Sonu uy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

UYANMAK

  1. [nsz] Uyku durumundan çıkmak
  2. Bitkiler canlanıp yeşermeye başlamak
    • "Tomurcuklar patlamış, tabiat iyiden iyiye uyanmıştı." (Burhan Felek)
  3. Belirmek, ortaya çıkmak, depreşmek
    • "Leman Hanım'ın seni sevdiğini söyleyince sende de ona karşı bir meyil uyandığından eminim." (Reşat Nuri Güntekin)
  4. Gerçekleri anlar, kavrar duruma gelmek
  5. Bilgisizlikten kurtulmak

UYGARCA

  1. [zarf] Uygara yakışır biçimde
    • "Sanat eserinin yazarınca savunulmasına yetkin ve uygarca mı davranıyoruz acaba bugün?" (Selim İleri)

BUYURMA

  1. [isim] Buyurmak işi

UYUŞKAN

  1. [sıfat] Herkesle veya her şeyle kolayca uyuşabilen

BAŞUYAK
...
DALUYKU

  1. [isim] Derin uyku
    • "Yâr geliyor diyende, daluykudan uyandım." (Halk türküsü)

UYARSIZ

  1. [sıfat] Uygun davranışta bulunmayan, uyumlu görünmeyen (kimse)

UPUYGUN

  1. [sıfat] Çok uygun, tastamam

DUYURUM

  1. [isim] Duyurma işi

DUYARGA

  1. [isim] Eklem bacaklılardan başın ön bölümünde bulunan, eklemlerden oluşmuş hareketli duyu alma organı, lamise, anten
    • "Balık pazarında duyargaları henüz oynar karidesler mi istersiniz, midye dolmaları mı?" (Atilla İlhan)

UYKUSUZ

  1. [sıfat] Uyumamış veya uykusunu alamamış
    • "Benim de mi düşüncelerim olacaktı / Ben de mi böyle uykusuz kalacaktım?" (Orhan Veli Kanık)
  2. [zarf] Uyumadan, uykusunu almadan
    • "Dün geceyi uykusuz geçirdiği odaya dönmek fikri onu âdeta ürkütüyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

YOLUYLA

  1. [zarf] Aracılığıyla, vasıtasıyla
    • "Dilekçesini kaymakamlık yoluyla göndermiş."
  2. Yöntemiyle, usulüne uygun olarak
    • "Her işi yoluyla yapar."

YÜZSUYU

  1. [isim] Bir kimsenin onuru, haysiyeti
    • "Hâlbuki Emin Efendi, feleğin çemberlerinden geçerek, kâh kuvvetlerin önünde diz çöküp yüzsuyu dökerek, kâh zayıflara çelme vurup tuzak kurarak bu mertebeye ulaşmış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

DUYUMCU

  1. [isim] Duyumculuk yanlısı

OKUYUCU

  1. [isim] Sürekli olarak gazete, dergi vb. okuyan, okur, kari
    • "Sevgili okuyucularım, hepinize şen, mesut, kısmetli ve bereketli yıllar dilerim." (Burhan Felek)
  2. Şarkıcı
  3. Türkücü
  4. Düğüne çağrı yapan kimse

KUYUDAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Resmî defterdeki kayıtlar

UYAKSIZ

  1. [sıfat] Uyağı bulunmayan, kafiyesiz

KURUYUŞ

  1. [isim] Kuruma işi veya biçimi

UYUTUCU

  1. [sıfat] Uyku veren, uyku getirici

DUYGUCA

  1. [zarf] Duygu bakımından

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü