İçinde un olan 6 harfli 108 kelime var. İçerisinde UN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında un olan kelimeler listesine ya da Sonu un ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

UFUNET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Pis koku
    • "Kokladığım bu havada devrin ufunetini hissediyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. İrin, cerahat

OKUNMA

  1. [isim] Okunmak işi
    • "Her şairin içinde bir okunma, bir yayılma, bir beğenilme hırsı vardır." (Orhan Veli Kanık)

OYUNCU

  1. [isim] Herhangi bir oyunda oynayan kimse
    • "Oyuncuları meydana çağırıyor ve düdüğümü çalıyorum." (Peyami Safa)
  2. Sinema, perde veya bir gösteride rol alan sanatçı, aktör, aktris
    • "Hiç kibar sınıfından, asilzade bir gencin oyuncu olduğunu gördünüz mü?" (Peyami Safa)
  3. [sıfat] Oyunu seven
    • "Oyuncu kedi."
  4. [sıfat] Düzenci, hileci
  5. [sıfat] Çok oyun yapan, oyundan oyuna geçen (kimse)
    • "Oyuncu bir pehlivan."

TURUNÇ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Turunçgillerden, bütün Akdeniz ülkelerinde yetişen, kışın yaprağını dökmeyen bir ağaç, narenç (Citrus aurantium amara)
  2. Bu ağacın portakala benzeyen, suyu acımtırak meyvesi

HUNRİZ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Kan dökücü, kanlı

DOYGUN

  1. [sıfat] Her türlü gereksinimini gidermiş, tatmin olmuş, müstağni

MEMNUN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Herhangi bir olaydan veya durumdan ötürü sevinç duyan, kıvançlı, mutlu
    • "Halk, oyunun bittiğini anlayarak memnun, sessizce tiyatroyu boşalttılar." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Eski arkadaşı kaybetmemek hepsini memnun ediyor." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Hâlinden memnun olduğu yüzünden anlaşılıyor." (Sait Faik Abasıyanık)

UYUNTU

  1. [sıfat] Uyuşuk, tembel, miskin

AVUNUŞ
...
SUNUCU

  1. [isim] Radyoda, televizyonda, bir eğlence yerinde programı sunan, açıklayan kimse, takdimci, anonsör

DOLGUN

  1. [sıfat] Dolarak biçimi yuvarlaklaşmış
    • "Dolgun yastık."
  2. Şişmana yakın, balıketinde
    • "Dolgun karnını güçlükle taşıyan genç bir kadın gelip oturdu." (Burhan Felek)
  3. Çok, bol, fazla, yüksek (ücret, para vb.)
    • "İlk işi babasını memnun etmek için ona dolgun bir maaşa geçtiğini yazmak olmuş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  4. Öfke, kızgınlık, kırgınlık vb. duygularla dolu
    • "Müftüye karşı adamakıllı dolgundu." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. Birbirine uyan, uyum gösteren
    • "Atasözleri, çoğu zaman dolgun kafiyelere yaslanıyorlar." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

BOZGUN

  1. [isim] Bir toplulukta karşılıklı güvenin bozulması ile beliren karışıklık
    • "Durdu ve bir anda bütün mukavemeti bozguna uğradı." (Peyami Safa)
  2. Yenilgi
    • "Büyük bozgundan sonra Şam istasyonunda bırakmaya mecbur olduğumuz en son vagonun bile içi mecidiye dolu idi." (Falih Rıfkı Atay)
  3. [sıfat] Bozulmuş, dağılmış
    • "Bozgun ordu."
  4. [sıfat] Morali bozulmuş, çökmüş, yılgın

ŞUNLAR

  1. [zamir] Şu zamirinin çokluk biçimi

YUNMAK

  1. [nsz] Yıkanmak
    • "Kuyunun başında mevtam yunuyor / Düşmanlarım kıs kıs olmuş gülüyor." (Halk türküsü)

METFUN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Gömülmüş olan, gömülü

MUNDAR

  1. [sıfat] Murdar

SAVUNU

  1. [isim] Savunma
    • "Olaylar zinciri bu savunuyu haklı çıkaracak nitelikte değildir." (Salâh Birsel)

ŞUNDAN

  1. şu nedenle
    • "Masanın üstünde şu mektubu buldu" (Memduh Şevket Esendal)
    • "Bir incir çekirdeğini doldurmayan sebeplerle şunun şurasında ne var ki ağzımızın tadını kaçırıyorsunuz." (Osman Cemal Kaygılı)

TARHUN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birleşikgillerden, hekimlikte kullanılan, güzel kokulu bir bitki (Artemisia dracunculus)

ALTUNİ

Kelime Kökeni : Türkçe

  1. [isim] Altın rengi
  2. [sıfat] Bu renkte olan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü