İçinde uk olan 4 harfli 13 kelime var. İçerisinde UK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uk olan kelimeler listesine ya da Sonu uk ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BUKE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Koku, rayiha
    • "Berrak değildir ama kokuludur, bukesi enfestir." (Refik Halit Karay)

UFUK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düz arazide veya açık denizde gökle yerin birleşir gibi göründüğü yer, çevren
    • "Geniş çöl ufukları arasında çadırlarımızı kurduk." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Çekülün gösterdiği dikey çizgi ile gözlemci üzerinden geçen düzlem, göz erimi
  3. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü, ihata
    • "Bu dar zihinlerde, ufku genişlememiş dimağlarda, zaruri olarak faziletler de dardı." (Ömer Seyfettin)
  4. Çevre, dolay

URUK

  1. [isim] Soy, sülale

UKDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düğüm, yumru
  2. İçe dert olan şey
    • "Geceleri bilhassa yatsı namazından sonra seccadede oturmuş, çocuk dilimle, içimde ukde olan meseleler hakkında Allah'la konuşur dururdum." (Halide Edip Adıvar)

ÇUKA

  1. [isim] Akdeniz, Marmara ve Karadeniz'de yaşayan tekirlerin irisi

ABUK

  1. [sıfat] Saçma (söz, kişi, davranış)

DUKA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Dük unvanının eskiden kullanılan biçimi
    • "Sırplar bir defa İpek'te kongreye benzer bir toplantı yaparak imparatorluktan ayrılmak ve Sırbistan tacını Savoie dukasına vermek istediler." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Bir çeşit Venedik altın akçesi

VUKU

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Olma, meydana gelme

KUKA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Dantel veya nakış ipliği yumağı
  2. Yumağa benzeyen nesnelerle oynanan bir çocuk oyunu

UÇUK

  1. [sıfat] Uçmuş, soluk
    • "Parasızın yürüyüşü sürtük, gözleri süzük, rengi uçuk, sesi bozuktur." (Refik Halit Karay)
  2. Açık (renk)
    • "Uçuk siyah renkli çarşaf pelerinin önü açık..." (Peyami Safa)
  3. Hafif, belirsiz
    • "Ruhsar Hanım uçuk bir gülümsemeyle kapıya süzüldü gitti, birkaç saat içinde birkaç yıl daha yaşlanıvermiş kadıncağız." (Atilla İlhan)
  4. Deli dolu

OLUK

  1. [isim] Bir şeyin akmasına yarayan üst yanı açık boru
    • "Değirmen oluğu."
    • "Para oluk gibi akıyordu Nahit'e." (Tarık Buğra)
  2. Yağmur sularını damların kenarlarına toplayıp akıtan yatay konumlu, genellikle çinko boru
    • "Oluklardan kol gibi buzlar sarkıyordu." (Tarık Buğra)
  3. Bir şeyin üzerinde oyulmuş yol

OYUK

  1. [isim] Oyulmuş, içi boş ve çukur olan yer
    • "Birbirine karışmış nal oyuklarından gündüz beş on kişilik bir devriyenin geçip gittiği anlaşılıyordu." (Falih Rıfkı Atay)

YUKA
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü