İçinde tı olan 5 harfli 63 kelime var. İçerisinde TI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tı olan kelimeler listesine ya da Sonu tı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TIKIR
-
-
[isim]
Tıkırdayan, birbirine vuran, çarpan şeylerin çıkardığı ses
-
Para
-
[isim]
Tıkırdayan, birbirine vuran, çarpan şeylerin çıkardığı ses
- HATIL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağırlığı yatay olarak dağıtmak ve duvarların düşey doğrultudaki çatlamalarını önlemek için yatay olarak boydan boya yerleştirilen ahşap, tuğla veya beton bağlama ögesi
- "İki saattir eski, sararmış hatılları sayıyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Ağırlığı yatay olarak dağıtmak ve duvarların düşey doğrultudaki çatlamalarını önlemek için yatay olarak boydan boya yerleştirilen ahşap, tuğla veya beton bağlama ögesi
- ALTIZ
-
-
[sıfat]
Altısı bir arada doğan (çocuk)
-
[sıfat]
Altısı bir arada doğan (çocuk)
- ARTIM
-
-
[isim]
Artma, artış, çoğalma
-
[isim]
Artma, artış, çoğalma
- TIRCI
- ...
- TIRAK
-
-
[isim]
Kırılan kuru bir şeyin çıkardığı ses
-
[isim]
Kırılan kuru bir şeyin çıkardığı ses
- NATIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kadınlar hamamında hizmet eden ve müşterileri yıkayan kadın
-
[isim]
Kadınlar hamamında hizmet eden ve müşterileri yıkayan kadın
- ALTIK
-
-
[isim]
Konusu ile yüklemi aynı olan, biri tümel olumlu, biri tikel olumlu; biri tümel olumsuz, biri tikel olumsuz iki önerme arasındaki bağlantı durumu: "Kimi insanlar fânidir" önermesi "Bütün insanlar fânidir" önermesinin altığı olur
-
[isim]
Konusu ile yüklemi aynı olan, biri tümel olumlu, biri tikel olumlu; biri tümel olumsuz, biri tikel olumsuz iki önerme arasındaki bağlantı durumu: "Kimi insanlar fânidir" önermesi "Bütün insanlar fânidir" önermesinin altığı olur
- RATIP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yaş, nemli
-
[sıfat]
Yaş, nemli
- ARTIN
-
-
[isim]
Katyon
-
[isim]
Katyon
- TIMAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yara bakımı
-
Ağaç bakımı
- "Merkeplere atladılar, şeftali bahçelerinden geçtikten sonra tımar görmemiş sık, gür bir ayvalığa daldılar." (Refik Halit Karay)
- "Arabacı atları tımar ediyordu." (Aka Gündüz)
-
Binek hayvanlarının kıllarını, derisini temizleme
- "Tımar tam bir saat sürüyor, yarım saat hayvanın bir tarafı, yarım saat öbür yanı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yara bakımı
- MANTI
-
-
[isim]
İçine kıyma konularak küçük bohçalar biçiminde dürülen hamur parçaları
-
Bu hamur parçalarıyla hazırlanan yemek
-
[isim]
İçine kıyma konularak küçük bohçalar biçiminde dürülen hamur parçaları
- KITIR
-
-
[isim]
Kuru ve gevrek ses
- "Kim dedi bunu sana, Kâmil Bey mi, boş ver kardeş, inanma sakın, kıtır atıyorlar, moralimizi bozmak istiyorlar." (Atilla İlhan)
-
Yalan
-
Patlamış mısır
-
[isim]
Kuru ve gevrek ses
- TIRIL
-
-
[sıfat]
Çıplak ve zayıf
-
Parasız, züğürt
- "Validenin hâli malum ... O benden tırıl..." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[sıfat]
Çıplak ve zayıf
- TIKIZ
-
-
[sıfat]
Tıknaz
- "İkisi de tıkız ve aynı boyda." (Haldun Taner)
-
Çok sıkıştırılmaktan veya çok sıkı doldurulmaktan katılaşmış, sıkı
- "Bu yastık pek tıkız olmuş."
-
Yoğunluğu çok, katı
- "Tıkız hamur."
-
[sıfat]
Tıknaz
- BASTI
-
-
[isim]
Kıyma ile pişirilmiş sebze
- "Kabak bastısı. Patlıcan bastısı."
-
[isim]
Kıyma ile pişirilmiş sebze
- FITIK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İç organlardan bir parçanın, genellikle bağırsak bölümünün karın çeperlerini geçip deri altında ur gibi bir şişkinlik yapması, kavlıç, yarımlık
- "Musiki hocamız genç yaşında bir fıtık ameliyatı sonunda ölmüştü." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
İç organlardan bir parçanın, genellikle bağırsak bölümünün karın çeperlerini geçip deri altında ur gibi bir şişkinlik yapması, kavlıç, yarımlık
- KATIM
-
-
[isim]
Katma işi
- "Koç katımı."
-
[isim]
Katma işi
- ÇIKTI
-
-
[isim]
Üretim sonucu ortaya çıkan ürün, girdi karşıtı
-
Artık
- "Sanayi çıktısı."
-
Bilgisayarda yazılan bir metnin kâğıda dökülmüş biçimi
-
Mezuniyet belgesi
-
[isim]
Üretim sonucu ortaya çıkan ürün, girdi karşıtı
- TINAZ
-
-
[isim]
Dövülerek savrulmaya hazırlanan ekin yığını
-
Yığın
- "Bu surattan kurtulmak için kalkıyor, kitap tınazları arasından, ikisini görebileceği bir yer seçiyor." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Dövülerek savrulmaya hazırlanan ekin yığını