İçinde tu olan 8 harfli 136 kelime var. İçerisinde TU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tu olan kelimeler listesine ya da Sonu tu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

T U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

TU, UT

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

LÜTUFKAR
...
OTURUŞMA

  1. [isim] Oturuşmak işi

USTUKACI
...
TURLAMAK

  1. [nsz] Tur atmak, dolaşmak, dönüp durmak, turalamak
    • "Futbolcular Kuşadası'nda turluyor! Sabah otuz tur atan oyuncular öğleden sonra da teknik ve taktik çalıştı."

UNUTULMA

  1. [isim] Unutulmak durumu

KOLTUKÇU

  1. [isim] Koltuk yapan veya satan kimse
  2. Eski ev eşyası alıp satan kimse
  3. Koltuk meyhanesi işleten kimse
  4. Koltuğunun altına elbise ve halı atıp sokak sokak dolaştırarak satan kimse
  5. Düğünlerde ev düzenlenmesine yardım edip gelinle damada destek olan kimse
    • "Ertesi cuma günü koltukçular gelip gelin odasını düzeltecekler." (Memduh Şevket Esendal)
  6. Yüze karşı övmeyi huy edinmiş kimse

KORKUTUŞ
...
TUTKALCI

  1. [isim] Tutkallama işiyle uğraşan işçi

KURUTUCU

  1. [isim] Nemi, ısı veya hava akımıyla uzaklaştırıp içine konulan maddeleri kurutan alet
    • "Çamaşır kurutucusu. Saç kurutucusu."
  2. Boya ve parlatıcıların çabuk kurumalarını sağlamak amacıyla içlerine katılan madde

TUTKUSUZ

  1. [sıfat] Tutkusu olmayan, ihtirassız

TUTUŞMAK

  1. [-e] Birbirini tutmak, birbirine ilişip dokunmak
  2. Bir işe başlamak, girişmek
    • "İki ordu bir harbe daha tutuştular." (Falih Rıfkı Atay)
  3. [nsz] Yanmaya başlamak, ateş almak
    • "Bu fenerleri birbirine bağlayan çiçekli askılardaki küçük lambalar tutuştu." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  4. [nsz] Kızarmak, kızıllaşmak
    • "Karşı dağlarda tutuşmuş gibi gül bahçeleri / Koyu bir kırmızılık gökten ayırmada yeri." (Yahya Kemal Beyatlı)

DESTURLU

  1. [sıfat] İzni olan

VANTUZLU
...
TUTULMAK

  1. [nsz] Tutma işi yapılmak veya tutma işine konu olmak
    • "Bir yazıhane kiralanmış, aylıkla bir otomobil tutulmuştu." (Ercüment Ekrem Talu)
  2. Ay ve güneş tutulma olayına uğramak
  3. Ünlü olmak, meşhur olmak
  4. Tutuk duruma gelmek
  5. Bir organı işleyemez olmak
    • "Konuşmak için dilim, yazmak için kalemim tutuldu." (Falih Rıfkı Atay)
  6. [-e] Birine tutkun olmak, sevmek
  7. [-e] Bir işe veya birine canı sıkılmak
    • "Sen filozof geçinen ukala bir adama benzersin. Bak, ben böyle şeylere fena tutulurum." (Haldun Taner)
  8. [-e] Yakalanmak
    • "Hastalığa tutulduğu sıralarda bir sabun fabrikasında çalışıyordu." (Necati Cumalı)

TUTAMLIK

  1. Bir tutam kadar

TUTMALIK

  1. [isim] Tutmaya yarayan nesne
  2. Krampon

KASATURA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Süngü gibi tüfeğin namlusu ucuna takılan veya bel kayışına asılı olarak taşınan bir çeşit bıçak
    • "Haydi yürü, dedikçe kasaturanın sırtını da yapıştırıyordu." (Etem İzzet Benice)

UYUTUMCU
...
OTUZARLI
...
TUĞCULUK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü