İçinde te olan 5 harfli 158 kelime var. İçerisinde TE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında te olan kelimeler listesine ya da Sonu te ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

ET, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ENTEL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Entelektüel olmaya özenen ancak bunun için gerekli olan niteliği kazanmamış (kimse)
  2. [isim] Sahte aydın
    • "Gençlerin bazıları entellerle birlikte olmaktan gurur duyduklarını söylüyorlar." (Tomris Uyar)

TEKNE

  1. [isim] Türlü işlerde kullanılmak için çoğu ağaçtan veya taştan yapılan, uzun ve geniş kap
    • "Bir taş teknenin üstünde doktor Abbas'ın ölüsünü kesti biçti." (Yahya Kemal)
  2. Sızdırabilir veya sızdırmaz olarak yapılmış, levhaları bir parçadan oluşmuş, kulpları ve kulp delikleri bulunan, bir veya iki kişi tarafından taşınabilir üstü açık bir ambalaj türü
  3. Bir tür küçük deniz taşıtı
    • "Kayıkçı, deniz suyu vura vura boyası çürüyen teknesini, Bostan İskelesi'nin basamağına bağladı." (Falih Rıfkı Atay)
  4. Geminin omurga, kaburga ve kaplamadan oluşan temel bölümü
  5. Katmanlı kayaçların içeri doğru çukur, alçak bölümü, ineç, kemer karşıtı
  6. Havza

TEMİZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kirli, lekeli, pis, bulaşık olmayan, arı, pak
    • "İçki yerine soğuk su, temiz ayran... var." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Bizim yazarımız temize çektikten sonra romanı elinde dolaşır dururdu kapı kapı." (Necati Cumalı)
    • "Sonra kendini büsbütün temize çıkartmak için üstünün ve eşyasının aranmasını istedi." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "... gazete kendi evin, temize çıktığın gün gelmezsen küserim bak." (Atilla İlhan)
  2. Özenle yapılmış
    • "Temiz iş. Temiz dayak."
  3. Çok az kullanılmış veya hiç kullanılmamış olan, özrü olmayan
    • "Temiz araba."
  4. Ahlakça lekesiz, necip, nezih
    • "Biraz fazla saf olmakla beraber çok temiz ve nazik bir çocuk..." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. [zarf] Kirli, lekeli, bulaşık olmayan bir biçimde
    • "Temiz giyinmek."

TELES

  1. [sıfat] Yıpranmış, hırpalanmış bir biçimde telleri, lifleri meydana çıkmış

FORTE

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [zarf] Güçlü bir biçimde (çalınmak)

KÜLTE

  1. [isim] Külçe
  2. Kayaç
  3. Demet, bağlam

TEATİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Karşılıklı alıp verme

TERBİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dördün
  2. Dörtleme

SATEN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Atlas
  2. Parlak, pamuklu kumaş
  3. [sıfat] Bu kumaştan yapılmış

TELLİ

  1. [sıfat] Teli olan
  2. Teller takınmış, telle süslenmiş
    • "Telli gelin."

TEKKE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tarikattan olanların barındıkları, ibadet ve tören yaptıkları yer, dergâh
    • "Hemen her ev yarı saray ve yarı tekke gibi bir şeydi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. İşsiz güçsüz kimselerin buluşup sığındıkları yer
  3. Esrar içilen üstü kapalı yer
  4. Hapishane
    • "Bakıyorum, tekke sana yaramış, dedi. Ne zaman çıktın?" (Tahsin Yücel)

İBATE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Barındırma

NOTER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çeşitli belge ve işlemlere geçerlik kazandırmak ve yasanın öngördüğü diğer görevleri yerine getirmekle yükümlü, belli nitelikleri ve kendine özgü bir hukuk statüsü olan kamu görevlisi, kâtibiadil
    • "Notere işi düşen insanlara yardım etmeyi pek güzel bilirdi." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bu görevlinin çalıştığı yer, noterlik

TEHİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sonraya bırakma, erteleme
    • "Satış işinin güçlüğünü ondan iyice öğrendim, tehir etmeye mecbur oldum." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Geciktirme

TENTE

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Genellikle güneşten korunmak için bir yerin üzerine gerilen bez, naylon vb.nden yapılmış örtü
    • "En üst setin bir özelliği ağaçtan ağaca tente gerilmiş olmasıdır." (Salâh Birsel)

ÖTEKİ

  1. [sıfat] Bilinenden, sözü edilenden ayrı, öbür, diğer
    • "Bu iki perdelik bir oyun imiş, bitince ötekini oynayacaklarmış!" (Memduh Şevket Esendal)
  2. Sözü edilen veya benzer iki nesneden önem ve konum bakımından uzakta olan

TESRİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çabuklaştırma, hızlandırma

TEŞYİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uğurlama
    • "Onları kasabanın kenarına kadar teşyi ettim." (Memduh Şevket Esendal)

TEKLİ

  1. [isim] Bir sanatçının tek eserini seslendirdiği kaset
  2. Tek yataklı otel odası

TEZAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Karşıtlık, karşıt olma, zıtlık, çelişki, kontrast, antagonizma
    • "Sanatçı çok garip ve tezatlarla dolu bir yaratıktır." (Halide Edip Adıvar)
  2. Anlatımda birbirine karşıt iki sözü yan yana kullanma

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü