İçinde nam olan 6 harfli 19 kelime var. İçerisinde NAM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nam olan kelimeler listesine ya da Sonu nam ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
NAM
2 Harfli Kelimeler
AM, AN, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ANAMAL
-
-
[isim]
Sermaye
-
Bir ticaret işinin kurulması, yürütülmesi için gereken anapara ve paraya çevrilebilir malların bütünü, sermaye
-
[isim]
Sermaye
- BEDNAM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kötü ün kazanan, kötülüğü ile dillere düşen
-
[sıfat]
Kötü ün kazanan, kötülüğü ile dillere düşen
- DİNAMO
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üreteç
-
[isim]
Üreteç
- DONAMA
-
-
[isim]
Süsleme, tezyin
-
[isim]
Süsleme, tezyin
- MANAMA
- ...
- NAMECİ
-
-
[isim]
Mektup yazan kimse
-
Bahane bulan kimse
-
[isim]
Mektup yazan kimse
- BUNAMA
-
-
[isim]
İhtiyarlık yüzünden alık duruma gelme, ateh
-
[isim]
İhtiyarlık yüzünden alık duruma gelme, ateh
- OYNAMA
-
-
[isim]
Oynamak işi
-
[isim]
Oynamak işi
- ANAMUR
- ...
- PANAMA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Orta Amerika'da yetişen bir bitkinin yapraklarından örülmüş yumuşak hasır şapka
-
Özel olarak dokunmuş bir kumaş türü
-
[isim]
Orta Amerika'da yetişen bir bitkinin yapraklarından örülmüş yumuşak hasır şapka
- KINAMA
-
-
[isim]
Kınamak işi, ayıplama, takbih
-
[isim]
Kınamak işi, ayıplama, takbih
- NAMZET
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Aday
- "Ben kalkar, namzedin yüzüne dik dik bakarım." (Ömer Seyfettin)
-
Sözlü, yavuklu
-
[isim]
Aday
- NAMDAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ünlü
-
[sıfat]
Ünlü
- ONAMAK
-
-
[-i]
Bir işi doğru ve uygun bulmak, tasvip etmek
-
[-i]
Bir işi doğru ve uygun bulmak, tasvip etmek
- KANAMA
-
-
[isim]
Kanamak işi, nezif
- "Burun kanaması, diş kırılması, ötede beride ufak tefek sıyrıklar ve şişler." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Kanamak işi, nezif
- NAMINA
-
-
[zarf]
Adına, kendisine
- "Bunlardan bazıları kitapçı tarafından kendi namına saklanmıştır." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Yerine, olarak
-
[zarf]
Adına, kendisine
- SINAMA
-
-
[isim]
Sınamak işi, deneme, tecrübe
-
[isim]
Sınamak işi, deneme, tecrübe
- AĞNAMA
-
-
[isim]
Ağnamak işi
-
[isim]
Ağnamak işi
- NAMERT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Korkak, alçak, mert olmayan
- "Sana karşı aşktan başka bir şey duydumsa namert olayım." (Tarık Buğra)
- "İş ki kocam olacak, erkek olsun, beni namerde muhtaç bırakmasın diyormuş." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Korkak, alçak, mert olmayan