İçinde mi olan 6 harfli 131 kelime var. İçerisinde Mİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında mi olan kelimeler listesine ya da Sonu mi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
M İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İM, Mİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MİKSER
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bakınız çırpıcı
-
Bakınız karmaç
-
[isim]
Bakınız çırpıcı
- KAŞMİR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İnce, sık bir tür yün
-
[sıfat]
Bu yünden yapılmış
- "Kaşmir kazak."
-
[isim]
İnce, sık bir tür yün
- HAMİLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Gebe
- "Şu arkamdaki hamile kadına bir yer arıyorum." (Burhan Felek)
-
Gebe
- KİŞMİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Küçük taneli bir tür çekirdeksiz üzüm
-
[isim]
Küçük taneli bir tür çekirdeksiz üzüm
- MİLLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu, ulus
- "Bu eser, Türk milletinin hürriyet ve istiklal fikrinin layemut abidesidir." (Atatürk)
-
Bir yerde bulunan kimselerin bütünü, herkes
- "Millet tütün paralarını alınca borcunu öder." (Necati Cumalı)
-
Benzer özellikleri olan topluluk
- "Şu kadın milletinin kıskançlığının hiç sonu yok." (Ahmet Mithat)
-
[isim]
Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu, ulus
- NEVMİT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Umutsuz, çaresiz
- "Bu dönüşlerde Fahim Bey yorgun, bezgin, nevmit olurmuş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[zarf]
Umutsuz, çaresiz bir biçimde
- "Bir kısmı geceyi burada geçirmek zaruri olduğu kanaatinde idi, ona göre bir şey yapalım, ateş yakalım diye, nevmit ve şaşkın söyleniyorlardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Umutsuz, çaresiz
- SELİMİ
- ...
- SİSMİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Depremle ilgili
- "Sismik araştırmalar."
-
[sıfat]
Depremle ilgili
- MİSYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı görev
- "Bu kadar mühim bir diplomatik misyon bir askere nasıl tevdi edilir?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Günün birinde böyle bir misyon üstleneceğini umduran bir yaşamı yoktur." (Haldun Taner)
-
Dinsel, bilimsel veya diplomatik bir görev yüklenmiş kimselerden oluşan kurul
-
[isim]
Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı görev
- MİLYEM
- ...
- BEHİMİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hayvanca, hayvana yakışır biçimde olan (duygu)
- "Bir behimi zevk gibi kucaklamış, avuçlarımın hararetini ona vakfetmiştim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Hayvanca, hayvana yakışır biçimde olan (duygu)
- MİKRON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir metrenin milyonda biri, milimetrenin binde biri, mikrometre
-
[isim]
Bir metrenin milyonda biri, milimetrenin binde biri, mikrometre
- CEMİLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gönül alıcı davranış
- "Binecekleri vapur, Konsolosa fevkaladeden bir cemile olarak o turda, pruva direğine Türk bayrağı çekiyordu." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Güzel (kadın)
-
[isim]
Gönül alıcı davranış
- LÖSEMİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kan kanseri
-
[isim]
Kan kanseri
- MİKROP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Mikroskopla görülebilen, çürümeye, mayalanmaya ve hastalıklara yol açan bir hücreli canlı
-
Kendisinden kötülük ve zarar gelen kimse
-
[isim]
Mikroskopla görülebilen, çürümeye, mayalanmaya ve hastalıklara yol açan bir hücreli canlı
- MİHMAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Konuk
- "Bir gece yanında mihman olduğum / Sabah oldu deyi kaldırdın beni." (Halk türküsü)
-
[sıfat]
Kalıcı
- "Tren en aşağı yarın sabaha kadar burada mihmandır." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Konuk
- DEMİRİ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Demir mavisi, gri
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Demir mavisi, gri
- MİRLİK
- ...
- GELMİÇ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İri balıklarda kılçık durumunda olan kemik
-
[isim]
İri balıklarda kılçık durumunda olan kemik
- HARAMİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hırsız, haydut, eşkıya
- "Olur mu canım, bu kudurmuş, şehirde, bunca haraminin ortasında nasıl yalnız kalır Suat, nasıl bensiz yaşar!" (Atilla İlhan)
-
[isim]
Hırsız, haydut, eşkıya