İçinde met olan 6 harfli 30 kelime var. İçerisinde MET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında met olan kelimeler listesine ya da Sonu met ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E M T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

MET, TEM

2 Harfli Kelimeler

EM, ET, ME, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HİKMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bilgelik
  2. Neden, gizli neden
    • "Ben artık korkmuyorum her şeyde bir hikmet var / Gecenin sonu seher, kışın sonunda bahar." (Zeki Ömer Defne)
  3. Tanrı'nın insanlarca anlaşılamayan amacı
  4. Özlü söz, vecize
    • "Biz bize benzeriz sözü ile millî hikmetlerimizin en doğrusunu söylemişiz." (Falih Rıfkı Atay)
  5. Fizik
  6. Felsefe

AZİMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gidiş

AZAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ululuk, büyüklük
  2. Gurur
    • "Arkadaşlarımdan ayrılıp onun yanına geçmek azametime dokundu." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Görkem, gösteriş, heybet
  4. Debdebe
  5. Çalım, kurum, tekebbür
    • "Şu her tarafından temizlik ve azamet akan şişman adama bile sorabilirdi." (Sait Faik Abasıyanık)

ŞEAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uğursuzluk, kademsizlik, nuhuset

METFUN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Gömülmüş olan, gömülü

KIYMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Değer
    • "Bir özleyiş ve bir korkudan sonra bayrağın kıymetini ne kadar daha başka, ne kadar daha yakından duyuyordum." (Ruşen Eşref Ünaydın)
    • "Düşündüm ki başka bir yerde çalışmaya başlarsam, belki kıymete binerim." (Ayşe Kulin)
    • "Güneş yalnız dirileri ısıtır. / Güneşin kıymetini bil." (Oktay Rifat)

METRİS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Askerin çarpışma sırasında korunması için yapılan toprak siper

TÖHMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birine yüklenen, işlenildiği sanılan fakat henüz aydınlanmamış olan suç, suçlama

HÜRMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Saygı
    • "Sanata her yerde hürmet etmek lazımdır." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Hürmette kusur ettin mi işte o zaman kendini yok bil." (Tarık Buğra)

METRUK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bırakılmış, terk edilmiş
    • "İki gün sonra onun ölüsünü civardaki metruk bir köşkün kuyusunda buldular." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Kullanılmayan

İKAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yerde oturma, eğleşme
    • "Bizim kahraman da şimdi, burada ikamet ediyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KISMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanrı'nın her kişiye uygun gördüğü yaşama durumu, nasip
    • "Şimdi genç değil, şöyle kırkını, kırk beşini aşmış, efendiden, ağırbaşlı bir kısmet bekliyor." (Haldun Taner)
    • "Zavallı kızın kısmeti çıkmış, kendine sormadan, danışmadan hemen vermişler." (Ömer Seyfettin)
    • "Kısmet olursa bunları bu yeni yılda göreceğiz." (Haldun Taner)
    • "Çöp tenekeleri modernleşip metal sandıklara dönüşünce bu zavallıların çöp tenekelerinden de kısmeti kesildi." (Aydın Boysan)
  2. Evlenme talihi
    • "Aslında kendi de şimdiye kadar bütün kısmetleri tepti." (Halide Edip Adıvar)
  3. Olayların kötü sonuçlarını tevekkülle karşılama durumu
  4. Talih, kader, şans
  5. [ünlem] "Şimdiden belli değil, ya olur ya olmaz" anlamlarında bir seslenme sözü
    • "Yarın gelecek misiniz? -Kısmet!"

METFEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mezar, kabir, sin, makber

METEOR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Atmosfer içinde oluşan sıcaklık değişmeleri, rüzgâr, yıldırım, yağmur, dolu vb. olaylara verilen genel ad
  2. Gök taşı

HİMMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yardım, kayırma
    • "Himmetinizle fakir bir ailenin yüzü gülerse tabii siz de sevaba girersiniz." (Refik Halit Karay)
    • "Sizler de bir parça himmet edersiniz, boğaz köprüsünün, metroların kurulduğu bugünlerde, bizim dev harita da sıraya girer belki." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
  2. Çalışma, emek, gayret
    • "Bu iş çok himmet ister."
  3. Lütuf, iyilik, iyi davranma

ALAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belirti, işaret, iz, nişan
    • "Komşunun kızında da bir zamandır, sabırsızlık, taşkınlık alametleri çoğalmıştı." (Refik Halit Karay)
  2. Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne

AKAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kısırlık, verimsizlik
  2. Başarısızlık, sonuçsuzluk
    • "Bu mücadeleden ruhumun yorgun düştüğünü, akamete mahkûm kaldığını görüyorum." (Hüseyin Cahit Yalçın)

HAŞMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Görkem

METHAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yapının giriş yeri, giriş, antre
    • "Methalin solundaki ocaklı bir salon mahkemelik ederdi." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Giriş
  3. Giriş

METRİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Metre veya metreyi temel olarak alan ölçülerle ilgili, ölçümlü

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü