İçinde kız olan 8 harfli 22 kelime var. İçerisinde KIZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kız olan kelimeler listesine ya da Sonu kız ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KIZDIRMA

  1. [isim] Kızdırmak işi
  2. Üzüm çubuklarını köklendirmek için yere gömme, daldırma
  3. Yüksek vücut ısısı, ateş

KIZILBAŞ
...
KIZILKÖK

  1. [isim] Kökboyası

KIZARMAK

  1. [nsz] Kırmızı veya ona yakın bir renk almak
    • "Nihat, yüzü kızarmış, alçak sesle söylendi." (Peyami Safa)
  2. Bazı sebze ve meyveler olgunlaşmaya başlamak, olgunlaşmak
    • "Domatesler kızardı."
  3. Utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle, kanın yüze hücumu sonucu yüz kırmızı bir renk almak
    • "Ben utancımdan kulaklarıma kadar kızardım." (Falih Rıfkı Atay)
  4. Yiyecekler tavada kızgın yağ içinde veya ateşte kırmızılaşarak pişmek
    • "Sofrada tarhana çorbası, kızarmış tavuk, bulgur pilavı vardı." (Yahya Kemal)

KIZARTIŞ
...
KIZAKLIK

  1. [isim] Döşeme tahtalarının altına çaprazlama olarak konulan uzun ve yassı direklerden her biri

İÇİKIZIL
...
KIZILCIK

  1. [isim] Kızılcıkgillerden, yaprak açmadan çiçeklenen iri gövdeli bir ağaç (Cornus mas)
  2. Bu ağacın güzün olgunlaşan, kırmızı, tek çekirdekli, reçeli ve şerbeti yapılan, buruk bir tadı olan yemişi

KIZIŞMAK

  1. [nsz] Yüksek bir dereceyi bulmak, çok ısınmak
  2. Bitkiler, ıslaklık ve mikropların etkisi altında çürürken ısınmak
    • "Ot balyaları kızıştı."
  3. Hayvan, eş isteme zamanı gelmek, kösnümek
    • "Aygır kızıştı."
  4. Zorlu, sert, kızışık bir durum almak, şiddetlenmek, artmak
    • "Politika münakaşaları ve birbirine yapılan şakalar bazen dayaklı kavgalara meydan açacak derecede canlanıp kızışır." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. Hızlanmak, hareketlenmek
    • "... oyun kızıştı mı kunduralarını atar, yalın ayak oynardı." (Haldun Taner)

TIKIZLIK

  1. [isim] Tıkız olma durumu

KIZILÇAM

  1. [isim] Uzun boylu bir çam türü
  2. Bir tür orman ağacı

KIZILLIK

  1. [isim] Kızıl olma durumu veya kızıl renkte yer
    • "Bir sabah kızıllığında / Yola çıkarım Uzunköprü'den." (Orhan Veli Kanık)
  2. Pudra, allık, düzgün
  3. Vücutta kızarmış yer, kızartı
  4. Güneş doğarken veya batarken oluşan hafif kızıl renk

KIZANLIK

  1. [isim] Kızan olma durumu

KIZKALBİ

  1. [isim] Şahteregillerden, kalp biçiminde pembe çiçekli bir süs bitkisi (Dicentra)

KIPKIZIL

  1. [sıfat] Her yanı kızıl
  2. Çok kızıl
  3. Aşırı, koyu

KIZILŞAP

  1. [isim] Açık eflatun renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan

KIZARTMA

  1. [isim] Kızartmak işi
  2. Kızartılarak hazırlanmış yemek
    • "Kabak kızartması. Patlıcan kızartması."
  3. [sıfat] Kızartılarak pişirilmiş
    • "Kızartma et."

KIZCAĞIZ

  1. [isim] Kendisine karşı şefkat ve acıma duyulan kız
    • "Narin bir kızcağızın yanındaki boş yere sokuldu." (Osman Cemal Kaygılı)

KANKIZIL
...
KIZILMAK

  1. [nsz] Kızma işi yapılmak, kızgın, öfkeli duruma gelmek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü