İçinde in olan 7 harfli 386 kelime var. İçerisinde İN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında in olan kelimeler listesine ya da Sonu in ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEALİNG
- ...
- İTMİNAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnanma, güvenme
-
[isim]
İnanma, güvenme
- LENİNCİ
- ...
- EMİNLİK
- ...
- GAZOLİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ham petrolün ilk damıtılmasında ayrılan çok uçucu, hafif akaryakıt
-
[isim]
Ham petrolün ilk damıtılmasında ayrılan çok uçucu, hafif akaryakıt
- İNKİSAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kırılma
-
Gücenme, gönlü kırılma
-
İlenme, ilenç
-
[isim]
Kırılma
- KİŞİNEV
- ...
- PEŞİNCİ
-
-
[isim]
Malı peşin para ile satan veya satın alan kimse
-
[isim]
Malı peşin para ile satan veya satın alan kimse
- DİNOZOR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dinozorlar takımından, boyu 20 m kadar olabilen, ilk çağlarda yaşamış, günümüze fosilleri kalmış bir sürüngen
-
Gelişmelere ayak uyduramamış, çağın gerisinde kalmış veya mevcut durumu korumak isteyen kimse
-
[isim]
Dinozorlar takımından, boyu 20 m kadar olabilen, ilk çağlarda yaşamış, günümüze fosilleri kalmış bir sürüngen
- İNANMAK
-
-
[-e]
Bir şeyi doğru olarak benimsemek
- "Bizim şairlerimiz sanatın sanat için olduğuna inanırlar, başka bir ereği olabileceği akıllarına gelmez." (Nurullah ataç)
-
Birini doğru sözlü olarak bilmek, güvenmek
- "Ben size inanırım."
-
Bir şeyin varlığını, doğruluğunu kabul etmek
- "Bu başın bir kadına değil, bir hamala ait olduğuna inanmak zor değildi." (Peyami Safa)
-
Sevecek, güvenecek ve bağlanacak en yüksek varlık olarak bilmek, iman etmek
- "Tanrı'ya inanmak."
-
Kanarak aldanmak
- "Her reklama inanmayın."
-
İman etmek
-
[-e]
Bir şeyi doğru olarak benimsemek
- GEZİNME
-
-
[isim]
Gezinmek işi, seyran
-
[isim]
Gezinmek işi, seyran
- MİNESİZ
-
-
[sıfat]
Minesi olmayan
-
[sıfat]
Minesi olmayan
- NİNELİK
-
-
[isim]
Nine olma durumu, büyük annelik
-
[isim]
Nine olma durumu, büyük annelik
- EDİLGİN
-
-
[sıfat]
Hareketi ve etkisi olmayan, pasif
- "Hiç kavgaya dönüşmemiş, edilgin bir dargınlıktı bu." (Atilla İlhan)
-
Bir şeye karşı tepki göstermeyen, etkinliği olmayan, başkasının etkisinde kalan, münfail, pasif, etkin karşıtı
-
Olayların gidişini etkilemek ve denetlemek için hiçbir çaba göstermeyen (kimse)
-
[sıfat]
Hareketi ve etkisi olmayan, pasif
- KOMBİNA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birkaç sanayi kuruluşunun tek yönetimde birleşmesi
- "Demir çelik kombinası."
-
Birleştirilmiş et tesisi
-
[isim]
Birkaç sanayi kuruluşunun tek yönetimde birleşmesi
- İNHİLAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dağılma, bölünme, parçalanma
-
Açılma
-
Ayrışma
-
[isim]
Dağılma, bölünme, parçalanma
- MUİNSİZ
-
-
[sıfat]
Askere alındığında ailesine bakacak kimsesi olmayan
-
[sıfat]
Askere alındığında ailesine bakacak kimsesi olmayan
- SEZİNTİ
- ...
- BEŞİNCİ
-
-
[sıfat]
Beş sayısının sıra sıfatı, sırada dördüncüden sonra gelen
-
[sıfat]
Beş sayısının sıra sıfatı, sırada dördüncüden sonra gelen
- ÇEKİNTİ
-
-
[isim]
Duraksama, kararsızlık, tereddüt
- "... korkuya, hiç değilse çekintiye benzeyen bir şey de getiriyordu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Duraksama, kararsızlık, tereddüt