İçinde if olan 4 harfli 15 kelime var. İçerisinde İF bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında if olan kelimeler listesine ya da Sonu if ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ANİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Sert, kaba
    • "Bu haşin, anut, katil mazinin anif tahakkümü yalnız Türklere, yalnız Türkiye'ye mahsus değildi." (Ömer Seyfettin)
  2. [zarf] Sert, kaba bir biçimde
    • "Lakin babam şiddetli ve anif hareket ediyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)

LİFT

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Teniste topa arkadan öne veya yukarıdan aşağıya doğru vurma

İFNA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yok etme
  2. Tüketme

TİFO

Kelime Kökeni : Yunanca

  1. [isim] Kirli sularda, bu sularla sulanmış sebzelerde bulunan, ortalama üç hafta süren, ateşli ve tehlikeli bir bağırsak hastalığı, karahumma

SKİF

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] İçine yalnız kürek çekenin girebildiği çok uzun ve çok dar yarış kayığı

ZİFT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Katran ve diğer organik maddelerin buharlaşmasından veya damıtılmasından elde edilen, kolay kırılan, az ısı ile eriyen, katı, siyah, parlak madde, karasakız
    • "Sağ elinin iki parmağı sigara ziftinden kararmıştı." (Memduh Şevket Esendal)

İFTA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Fetva verme

ELİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Arap alfabesinin ilk harfinin adı
    • "Bir şişe görürsün, üstünde 'ilaç' yazar. Benim gibi elifi mertek sanan takımdansan şurup sanır içersin, zehirlenir ölürsün." (Reşat Nuri Güntekin)

AFİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] İffetli (erkek)
    • "Arzu ettiğim gibi afif, saf bulduğum bu adama hürmet eder, onu böyle severdim." (Memduh Şevket Esendal)

ÇİFT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Birbirini tamamlayan iki tekten oluşan (nesneler)
    • "Harmanı biz dövelim, öküzleri biz çifte koşalım, tarlayı biz sürelim, siz yukarıda aşık atın." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [isim] Bir erkek ve bir dişiden oluşan iki eş
    • "Kocası İtalyan, karısı Sırbistanlı olan bu çift ile araları pek iyi idi, ailece de görüşüyorlardı." (Refik Halit Karay)
  3. [isim] Toprağı sürmek için birlikte koşulan iki hayvan
  4. [isim] Küçük maşa veya cımbız
    • "Kuyumcu çifti. Saatçi çifti."

ŞİFA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bedensel veya ruhsal bir hastalığın son bulması, hastalıktan kurtulma, onma
    • "Hastalara türlü maceralarla şifa vermesini ben bilirim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Aksırık öksürük derken kızcağız şifayı kapmış." (Atilla İlhan)

ARİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Çok anlayışlı ve sezgili (kimse), varışlı
    • "Anadolu'da arif derler, bir halk yetişmişi vardır." (Falih Rıfkı Atay)

İFŞA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gizli bir şeyi açığa çıkarma, yayma
    • "Sırrı ifşa etmediyse ne yapmışlar?" (Refik Halit Karay)

CİFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Leş
  2. [sıfat] İğrenç
    • "Sonunda öldü, bu cife dünyadan kurtuldu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

NAİF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kendi kendisini yetiştirmiş, doğal bir plastik sanat yeteneğine sahip sanatçılar tarafından yaratılan resim sanatı
  2. [sıfat] Saf, deneyimsiz

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü