İçinde gör olan 7 harfli 26 kelime var. İçerisinde GÖR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gör olan kelimeler listesine ya da Sonu gör ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖRÜNGÜ
-
-
[isim]
Duyularla algılanabilen her şey, fenomen, numen karşıtı
-
[isim]
Duyularla algılanabilen her şey, fenomen, numen karşıtı
- GÖRÜNGE
-
-
[isim]
Perspektif
- "Romanda gerçek kişileri arayanlar roman sanatına pek dar görüngelerden yaklaşıyorlar." (Selim İleri)
-
[isim]
Perspektif
- GÖRÜŞME
-
-
[isim]
Görüşmek işi, mülakat, müzakere
-
[isim]
Görüşmek işi, mülakat, müzakere
- GÖRGÜCÜ
- ...
- İÇGÖRÜR
- ...
- GÖRÜNÜR
-
-
[sıfat]
Görünen, gözle görülebilen
-
Belli, apaçık göze çarpan
-
[sıfat]
Görünen, gözle görülebilen
- GÖRÜNTÜ
-
-
[isim]
Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, hayalet
-
Herhangi bir nesnenin mercek, ayna vb. ile oluşturulan biçimi, hayal
-
Manzara
-
Herhangi bir nesnenin mercek, ayna vb. araçlarla oluşturulan biçimi, hayal
-
Sayı doğrusu üzerinde bir sayıya karşı gelen nokta
-
Bir film üzerinde sıralanmış resimlerin gösterici yardımıyla ekrana art arda düşürülmesi sonunda hareketin yeniden kurulmasıyla ortaya çıkan görünüş, görüntülük üzerindeki hareketli resimler bütünü
-
[isim]
Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, hayalet
- GÖRÜNÜM
-
-
[isim]
Bir şeyin dıştan bakıldığında görünen biçimi, görünme durumu, görünüş, manzara
-
[isim]
Bir şeyin dıştan bakıldığında görünen biçimi, görünme durumu, görünüş, manzara
- GÖRÜLME
-
-
[isim]
Görülmek işi
-
[isim]
Görülmek işi
- İÇGÖREÇ
- ...
- GÖRENEK
-
-
[isim]
Bir şeyi eskiden beri görüldüğü gibi yapma alışkanlığı, âdet, alışkı
- "Muhitin ve göreneğin şımarttığı bu kız beni de tahrik ederse ne yapacaktım?" (Aka Gündüz)
-
[isim]
Bir şeyi eskiden beri görüldüğü gibi yapma alışkanlığı, âdet, alışkı
- GÖRÜMCE
-
-
[isim]
Bir kadının kocasının kız kardeşi
-
[isim]
Bir kadının kocasının kız kardeşi
- GÖRÜLÜŞ
- ...
- GÖRGÜLÜ
-
-
[sıfat]
Görgüsü olan
- "Bildiğini iyi bilen, görgülü, kendine güveni tam olan bir erkekti." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Görgüsü olan
- HOŞGÖRÜ
-
-
[isim]
Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans
- "Pek az kimseye göstermiş olduğu bir hoşgörüden yararlandım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans
- GÖRELİK
-
-
[isim]
Eşyayı, kavramları veya tasarımları birlik, bağlılık, birliktelik vb. durumlarda toplayan görünüş veya nitelik, bağıntı, izafet, rölativite
-
[isim]
Eşyayı, kavramları veya tasarımları birlik, bağlılık, birliktelik vb. durumlarda toplayan görünüş veya nitelik, bağıntı, izafet, rölativite
- ÖNGÖRME
-
-
[isim]
Öngörmek işi
-
[isim]
Öngörmek işi
- UZGÖREN
-
-
[sıfat]
Uzgörür
-
[sıfat]
Uzgörür
- GÖRMECE
-
-
[zarf]
Görmek şartıyla
-
[zarf]
Görmek şartıyla
- HORGÖRÜ
- ...