İçinde gö olan 6 harfli 59 kelime var. İçerisinde GÖ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gö olan kelimeler listesine ya da Sonu gö ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖKSEL
-
-
[sıfat]
Gökle ilgili, semavi
-
[sıfat]
Gökle ilgili, semavi
- GÖRDES
- ...
- GÖMMEK
-
-
[-i]
Yerin altına koyarak üstünü toprakla örtmek
-
Bir ölüyü toprağın içine yerleştirmek, defnetmek
- "Kızı artık uyuduğu yere temelli gömmeye hazırlanıyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-i]
Bir cenazeyi kaldırmak
- "Onu bugün gömdük."
-
[-i]
Birinin cenaze törenine katılmak
-
Bir nesnenin içine yerleştirmek, batırmak
- "Ben annemin çarşafına kafamı gömdüm." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Birinden daha çok yaşamak
- "Sen bu sağlam bünye ile daha pek çok kimseyi gömersin."
-
[-i]
Yerin altına koyarak üstünü toprakla örtmek
- GÖMÜLÜ
-
-
[sıfat]
Gömülmüş olan, toprak altında saklanmış olan, metfun
-
Batmış, kaybolmuş olan
- "Denizin derinliklerine gömülü gemi."
-
[sıfat]
Gömülmüş olan, toprak altında saklanmış olan, metfun
- GÖRECİ
-
-
[isim]
Bağıntıcılık yanlısı olan kimse, bağıntıcı, rölativist
-
[isim]
Bağıntıcılık yanlısı olan kimse, bağıntıcı, rölativist
- GÖLCÜL
-
-
[sıfat]
Göllerde, göl kıyılarında yetişen veya yaşayan
-
[sıfat]
Göllerde, göl kıyılarında yetişen veya yaşayan
- GÖZSÜZ
-
-
[sıfat]
Gözü olmayan
- "Gözsüz masa."
-
Görme engelli
-
[sıfat]
Gözü olmayan
- GÖKŞİN
-
-
[isim]
Maviye yakın renk
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Maviye yakın renk
- GÖLCÜK
-
-
[isim]
Gölet
-
[isim]
Gölet
- GÖZLÜK
-
-
[isim]
Görme bozukluğu olan gözlerin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araç
- "Doktor, elinden gazetesini bıraktı, gözlüğünü düzeltti." (Memduh Şevket Esendal)
-
Atların çevreden ürkmemeleri için gözlerinin iki yanına takılan siper
- "Hakem, gözlük tak!"
-
Gözene
-
[isim]
Görme bozukluğu olan gözlerin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araç
- GÖYNÜK
-
-
[sıfat]
Yanık, yanmış
-
Güneşte yanmış
-
İyice olmuş (yemiş)
-
Acısı olan, elemli
-
[isim]
Orman yakılarak açılan tarla
-
[sıfat]
Yanık, yanmış
- GÖTÜRÜ
-
-
[sıfat]
Fiyatı veya ücreti toptan belirlenen (iş vb.)
-
Toptan fiyat vererek
- "Bu kitapların hepsini götürü on bin liraya aldım."
-
[sıfat]
Fiyatı veya ücreti toptan belirlenen (iş vb.)
- GÖÇÜCÜ
-
-
[sıfat]
Göçme işini yapan
-
Mevsimine göre yer değiştiren (hayvan)
-
Genellikle şiddetli deprem sonrasında ağır hasara uğramış ve yıkılmak üzere olan (bina)
-
Ölümü yakın olan
-
[sıfat]
Göçme işini yapan
- GÖYMEK
-
-
[-i]
Yakmak
-
[-i]
Yakmak
- GÖNENÇ
-
-
[isim]
Bolluk, rahatlık ve varlık içinde iyi yaşama, refah
- "Yurtta istediğimiz gönenci sağlamak için çok çalışmalıyız."
-
[isim]
Bolluk, rahatlık ve varlık içinde iyi yaşama, refah
- GÖRSEL
-
-
[sıfat]
Görme ile, görme duyusuyla ilgili, görmeye dayanan
-
[sıfat]
Görme ile, görme duyusuyla ilgili, görmeye dayanan
- GÖRELE
- ...
- GÖZLEM
-
-
[isim]
Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede
- "Onun romanları düş gücüne değil, gözlem gücüne dayanır." (Salâh Birsel)
-
İnceleme sonucu elde edilen değer, müşahede
-
Bir gök cismini, bir gök olayını çıplak gözle veya bir araç yardımıyla izleyerek görülen değerleri tespit etme işlemi, rasat
- "Gök bilimci gözlemle, kimya bilgini ise deneyle gerçeğe varmaya çalışır."
-
Bir yazı veya eseri yazmaya başlamadan önce konusuyla ilgili gerekli bilgi, deney, inceleme ve araştırma yapma işi
-
Çeşitli araç ve gereçlerin yardımıyla olayların sebeplerini bilmek için uygulanan bilimsel yöntem
-
[isim]
Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede
- GÖZELİ
-
-
[sıfat]
Gözesi olan
-
[sıfat]
Gözesi olan
- GÖRELİ
-
-
[sıfat]
Göreceli
-
[sıfat]
Göreceli