İçinde ey olan 5 harfli 67 kelime var. İçerisinde EY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ey olan kelimeler listesine ya da Sonu ey ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EY, YE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TÜMEY
...
DÜZEY

  1. [isim] Bir yüzeyin veya bir noktanın yüksekliğindeki yatay sınır, seviye
    • "Su düzeyi."
  2. Bir kursun basamaklarından her biri, kur (I)
  3. Bir nesnenin, bir kimsenin başka nesnelere veya kimselere göre olan değer ve yücelik derecesi, seviye
    • "Eğitim düzeyi. Kültür düzeyi."

EYVAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Teras, sundurma, ayvan
  2. Bir tarafı dışarıya açık olan oda, ayvan

DEYİŞ

  1. [isim] Deme, söyleme işi
    • "Peki deyişleri de akılları yattığı için değil, korkuları ağır bastığı için oldu." (Tarık Buğra)
  2. Söyleme biçimi, anlatım biçimi, üslup
  3. Bir kimsenin bir konuyla ilgili anlattıkları, ifade
  4. Halk şiiri, halk türküsü
    • "Karacaoğlan'ı okudukça deyişin önemini daha iyi anlarız." (Nurullah ataç)
  5. Semahla birlikte yalnızca bağlama eşliğinde ağır tempoda söylenen bir tür beste

NEYSE

  1. [bağlaç] "Önemi yok, olan oldu" anlamında kullanılan bir söz
    • "Erkekler neyse ne ama kadınlar..." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [ünlem] "Çok şükür, bereket versin" anlamında kullanılan bir söz
  3. [zarf] "Konuyu kapatalım, uzatmayalım, her ne ise" anlamında kullanılan bir söz

BÜTEY
...
FEYİZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Verimlilik, gürlük, ongunluk, bereket
  2. Artma, çoğalma
  3. İlerleme, kültürel gelişme, olgunluk
    • "Bu hayırlı teşebbüsün doğu vilayetlerimiz gençliğine bahşedeceği feyiz Cumhuriyet hükûmeti için ne mutlu eser olacaktır." (Atatürk)
  4. Manevi haz, mutluluk, iç huzuru

EPEYİ

  1. [zarf] Epey

BEYAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Söyleme, bildirme
    • "Bu beklenmedik sevgi gösterileri karşısında ne kadar şaşırıp kaldığını gazete muhabirlerine beyan etmekten çekinmemiştir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Bir eserde, düşüncelerin, duyguların, hayallerin doğuş ve değerlerini, bunların anlatımında tutulacak yolları konu edinen bir edebiyat bilgisi dalı

YEYGİ

  1. [isim] Hayvanlar için saklanan kışlık yiyecek, yem
    • "Akşama doğru Gökbel'den kurtulmuşlardı ama yeygi işleri yine ters gitti." (Halikarnas Balıkçısı)

GÜVEY
...
TEYZE

  1. [isim] Annenin kız kardeşi, ana yarısı
    • "İhtiyar halaların, teyzelerin, bütün bu hısım akrabanın fikrini sorduk." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [ünlem] Anne yaşıtı kadınlara söylenen bir seslenme sözü

YEREY

  1. [isim] Arazi
  2. Yer kabuğunun oluşumu bakımından ele alınan herhangi bir parçası
    • "Üçüncü zaman yereyleri."

BEYİN

  1. [isim] Kafatasının üst bölümünde beyin zarı ile örtülü, iki yarım yuvar biçiminde sinir kütlesinden oluşan, duyum ve bilinç merkezlerinin bulunduğu organ, dimağ
    • "Kızgın güneşin altında bütün gün beynim kaynıyor." (Orhan Kemal)
    • "Akşam eve gelip de heykelin başını boyun yerinden çatlamış ve güzelim mermer başlığı tuzla buz olmuş görünce beynim sıçradı." (Haldun Taner)
    • "Beyni sulanan bu ayyaş, iğrenç mahluku onlara anlatmakta ne fayda olabilirdi." (Mahmut Yesari)
    • "Bu satırları okuyunca Mustafa beyninden vurulmuşa döndü." (Erhan Bener)
  2. Muhakeme, usa vurma
  3. Bir şeyi yönetmede önemli görevi olan kimse
  4. Akıl, anlayış
  5. Bilgisi, eğitimi, düşüncesi yüksek düzeyde olan kimse
    • "Türkiye'nin yetiştirdiği en değerli beyinlerden biridir." (Haldun Taner)

DÜŞEY

  1. [sıfat] Yer çekimi doğrultusunda olan, şakuli
    • "Çekül bir düşey doğrultuyu gösterir."

REYON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir mağazanın yalnız bir tür eşya satılan bölümü
    • "Ayakkabı reyonu."

SEYİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir topluluğun ileri gelen kişisi
  2. Hz. Muhammed'in soyundan olan kimse

BİTEY

  1. [isim] Bitki örtüsü

ZEYİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ek
  2. Bir yazıya ek olarak katılan parça
  3. Bir eseri tamamlamak için sonradan yazılan ek eser

GÜZEY

  1. [isim] Az güneş alan, çok gölgeli kuzey yamaç
    • "Dağların güzeyindeki karlar geç erir."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü