İçinde el olan 4 harfli 47 kelime var. İçerisinde EL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında el olan kelimeler listesine ya da Sonu el ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CELİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Açık, aşikâr
-
Parlak, cilalı
-
[sıfat]
Açık, aşikâr
- ELTİ
-
-
[isim]
Kardeş eşlerinden her birinin ötekine göre adı
- "Sana derim, güzel eltim, sen bu kızına tez vakitte nikâh koy!" (Tarık Buğra)
-
[isim]
Kardeş eşlerinden her birinin ötekine göre adı
- İÇEL
- ...
- AGEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Arap erkeklerinin kefiyelerinin üzerine bağladıkları, yünden örülmüş kalın çember bağ
-
[isim]
Arap erkeklerinin kefiyelerinin üzerine bağladıkları, yünden örülmüş kalın çember bağ
- SELE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yayvan, genişçe sepet
-
[isim]
Yayvan, genişçe sepet
- SELP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zorla alma, kapma
-
Kaldırma, kaçırma, yok etme
-
[isim]
Zorla alma, kapma
- ELİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Arap alfabesinin ilk harfinin adı
- "Bir şişe görürsün, üstünde 'ilaç' yazar. Benim gibi elifi mertek sanan takımdansan şurup sanır içersin, zehirlenir ölürsün." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Arap alfabesinin ilk harfinin adı
- HELE
-
-
[bağlaç]
Özellikle
- "O gün gelsin neşemiz tazelensin de gör / Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör." (Melih Cevdet Anday)
- "Hele bak, nasıl çalışıyor."
- "Hele bir dinlemesin."
-
"Sonunda" anlamıyla geciken davranışları bildirmek için kullanılan bir söz
-
Uyarma, korkutma veya söz verme anlatan bir söz
- "Sınıfını geç hele öyle bir hediye alacağım ki."
-
[bağlaç]
Özellikle
- ATEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kırılmış kemiklerin düzgün bir biçimde sarılabilmesi için kullanılan türlü malzemelerden yapılmış destek
-
[isim]
Kırılmış kemiklerin düzgün bir biçimde sarılabilmesi için kullanılan türlü malzemelerden yapılmış destek
- ŞELF
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Karaları çevreleyen ve karalardan sayılan, 200 m derinliğe kadar olan sığ deniz dipleri
-
[isim]
Karaları çevreleyen ve karalardan sayılan, 200 m derinliğe kadar olan sığ deniz dipleri
- GELE
-
-
[isim]
Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar
- "Gele atmak."
-
[isim]
Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar
- SELA
- ...
- ELİK
-
-
[isim]
Dağ keçisi
- "Hızır nazardan koruya, eli ayağı düzgün, elik yavrusundan azgın kara saçlı, gül nakışlı bir kızım dünyaya gelmiştir." (Kemal Bilbaşar)
-
[isim]
Dağ keçisi
- NOEL
- ...
- EMEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek
- "Büyük emeller benim bir aile ocağı kurmama da mâni olmuştu." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Size karşı güzel bir emel besleyenler için kazanmak lazım, değil mi?" (Peyami Safa)
- "İttihat ve Terakki, ordunun genç subaylarını emellerine alet etmeyi başarmıştı." (Samiha Ayverdi)
-
[isim]
Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek
- ELÇİ
-
-
[isim]
Bir devleti başka bir devlet katında temsil eden kimse, sefir
-
Bir uzlaşma sağlamak veya iş bitirmek için birinin yanına gönderilen kimse
-
Peygamber
-
[isim]
Bir devleti başka bir devlet katında temsil eden kimse, sefir
- DELK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ovma, ovuşturma
-
Sürtünme
-
[isim]
Ovma, ovuşturma
- VELİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir çocuğun her türlü davranışından sorumlu olan kimse
-
Ermiş
- "Anadolu'da hele Rumeli'de her yol üstünde, her tepede görülen türbelerde yatan veliler..." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Bir çocuğun her türlü davranışından sorumlu olan kimse
- CELP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Askerlik ödevini yapmaya çağırma
- "Bu celpte yüz er geldi."
-
Çağrı belgesi
- "Mahkeme celbinin gelmesi gecikti." (Tarık Buğra)
-
Getirtme, kendi üzerine çekme
-
[isim]
Askerlik ödevini yapmaya çağırma
- OTEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yolcu ve turistlere geceleme imkânı sağlamak, bunun yanında yemek, eğlence vb. hizmetleri sunmak amacıyla kurulmuş işletme
- "Beyoğlu civarında bir otelde yatmıştım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Yolcu ve turistlere geceleme imkânı sağlamak, bunun yanında yemek, eğlence vb. hizmetleri sunmak amacıyla kurulmuş işletme