İçinde eh olan 8 harfli 63 kelime var. İçerisinde EH bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eh olan kelimeler listesine ya da Sonu eh ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EH, HE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEHLETME
-
-
[isim]
Dehletmek işi
-
[isim]
Dehletmek işi
- MUVACEHE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yüzleşme, yüz yüze gelme
-
[isim]
Yüzleşme, yüz yüze gelme
- ZEHROLMA
-
-
[isim]
Zehrolmak durumu
-
[isim]
Zehrolmak durumu
- MÜŞEBBEH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir şeyle arasında benzerlik bulunan, benzetilen
-
[sıfat]
Bir şeyle arasında benzerlik bulunan, benzetilen
- PEHLİVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Güreşçi
-
Boylu boslu ve güçlü kimse
- "Pehlivan yapılıydı fakat yüzünü tam göremedim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Güreşçi
- TEŞEHHÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Namazda oturarak "ettehiyyatü" duasını okuma
-
[isim]
Namazda oturarak "ettehiyyatü" duasını okuma
- BAŞŞEHİR
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Başkent
-
[isim]
Başkent
- MÜTTEHİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Birlik durumuna gelmiş, birleşik, birlik olmuş
-
[isim]
Birleşik
-
[sıfat]
Birlik durumuna gelmiş, birleşik, birlik olmuş
- MÜNTEHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kendini öldüren, intihar eden
-
[sıfat]
Kendini öldüren, intihar eden
- KÖFTEHOR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[ünlem]
"Köfte yiyen" anlamında olmakla birlikte sevgiyle karışık azarlama sözü
- "Gel buraya bakayım, köftehor! Senin onlar arasında işin yok." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[ünlem]
"Köfte yiyen" anlamında olmakla birlikte sevgiyle karışık azarlama sözü
- MÜSTEHZİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Alaycı
- "Dans edenlerin dansını beğenmiyormuş gibi müstehzi bir ağız çarpıklığıyla dudaklarını kıvırıyordu." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Alaycı
- TEHDİTLİ
-
-
[sıfat]
Tehdidi bulunan
-
[sıfat]
Tehdidi bulunan
- NEVŞEHİR
- ...
- BEYŞEHİR
- ...
- CEHDETME
-
-
[isim]
Cehdetmek işi
-
[isim]
Cehdetmek işi
- MÜCEHHEZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Donanmış
- "Ama asıl tüm ulus çocuklarının bu kafa disiplini ile mücehhez olması gerek." (Haldun Taner)
-
Hazırlıklı, hazırlanmış
-
[sıfat]
Donanmış
- ÇİLEHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Dervişlerin çile doldurdukları yer
-
[isim]
Dervişlerin çile doldurdukları yer
- KEHKEŞAN
- ...
- KADEHÇİK
-
-
[isim]
Meşe, fındık, gürgen vb. ağaçlarda, meyve sapının genişlemesiyle oluşan ve meyveyi ortasına kadar içine alan küçük kadeh biçimindeki oluşum
- "Palamut meşesinin kadehçiklerinde çok miktarda tanen vardır."
-
[isim]
Meşe, fındık, gürgen vb. ağaçlarda, meyve sapının genişlemesiyle oluşan ve meyveyi ortasına kadar içine alan küçük kadeh biçimindeki oluşum
- MÜNTEHİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Seçmen
-
[isim]
Seçmen