İçinde ef olan 7 harfli 65 kelime var. İçerisinde EF bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ef olan kelimeler listesine ya da Sonu ef ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E F Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
FE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SEDEFLİ
-
-
[sıfat]
Sedefle işlenmiş
-
[sıfat]
Sedefle işlenmiş
- DEFİGAM
- ...
- TELEFAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Savaş, kaza vb. sebeplerle uğranılan can kaybı
-
[isim]
Savaş, kaza vb. sebeplerle uğranılan can kaybı
- TEFAVÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ayırıcı özellik, farklılık
-
[isim]
Ayırıcı özellik, farklılık
- REFAHLI
-
-
[sıfat]
Müreffeh, rahat, huzurlu
- "Bu mesut ve refahlı hayat güzel güzel arızasız geçerken ne kıyametler koptu." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Müreffeh, rahat, huzurlu
- DEFOSUZ
-
-
[sıfat]
Defosu olmayan, sağlam
-
[sıfat]
Defosu olmayan, sağlam
- DEFLEME
-
-
[isim]
Deflemek işi
-
[isim]
Deflemek işi
- MEFAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Övünülecek şeyler, övünceler
-
[isim]
Övünülecek şeyler, övünceler
- EFSUNLU
- ...
- CEFAKEŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Cefa çeken, sıkıntıya katlanan
- "Bu, cefakeş bir işçi kadının hikâyesiydi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Cefa çeken, sıkıntıya katlanan
- SEFARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Elçilik, sefarethane
- "Bu ismi bana İranlı bir sefaret kâtibi buldu." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Elçilik, sefarethane
- SEFASIZ
-
-
[sıfat]
Şenliği, eğlencesi olmayan
-
[sıfat]
Şenliği, eğlencesi olmayan
- DEFETME
-
-
[isim]
Defetmek işi
-
[isim]
Defetmek işi
- FELSEFE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması
- "Felsefe diliyle söylersek her ozan bir fenomendir yani olgudur." (Necati Cumalı)
- "Sana su şehirlerinin felsefesini yaptım." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Bir bilimin veya bilgi alanının temelini oluşturan ilkeler bütünü
- "Tarih felsefesi. Hukuk felsefesi."
- "Saldırmak onun içgüdülerinden biridir ve yöntemi çekiçle felsefe yapmaktır." (Salâh Birsel)
-
Bir filozofun, bir felsefe okulunun, bir çağın öğretisi
- "Sokrates felsefesi."
-
Dünya görüşü
- "Yargılarınızı, felsefenizi kendinize saklayıp oyununuza tek özdeyiş katmayacaksınız." (Haldun Taner)
-
Bir konuda soyut düşünüş
- "Uzun felsefelerden sonra Mediha'yı benden çok sevdiğini anlatıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması
- KEFENLİ
-
-
[sıfat]
Kefene sarılmış
-
[zarf]
Kefene sarılarak
-
[sıfat]
Kefene sarılmış
- MEFKURE
- ...
- REFLEKS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tepke
- "Parmakları yere dokununca şiddetli bir refleks hareketiyle bacağı kasıldı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Tepke
- KEFENCİ
-
-
[isim]
Cenaze gereçleri satan kimse
-
[sıfat]
Zorba
-
[isim]
Cenaze gereçleri satan kimse
- ENSEFAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kafatası içindeki beyin ve yardımcı organların oluşturduğu yapı
-
[isim]
Kafatası içindeki beyin ve yardımcı organların oluşturduğu yapı
- KEFALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik
- "O zamanlarda her sene kefaletleri yüzünden bin lira, iki bin lira ödemek mecburiyetinde kalınmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik