İçinde cı olan 5 harfli 62 kelime var. İçerisinde CI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında cı olan kelimeler listesine ya da Sonu cı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FALCI
-
-
[isim]
Fala bakmayı kendine geçim yolu yapan kimse
- "Falcılar, gelecekte olacakları bir bir bilir ve söyler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Fala bakmayı kendine geçim yolu yapan kimse
- HAYCI
- ...
- ÇAYCI
-
-
[isim]
Çay demleyip satan kimse
- "Elbet çarşıda bir kahve, bir çaycı dükkânı bulurum." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Çay yetiştiricisi
-
Çay içmeye düşkün, çay tiryakisi
-
Çay demlenip satılan yer
-
[isim]
Çay demleyip satan kimse
- GICIR
-
-
[isim]
Sakıza kıvamını arttırmak için katılan, kauçuk cinsinden bir madde
-
[sıfat]
Yeni
-
[isim]
Sakıza kıvamını arttırmak için katılan, kauçuk cinsinden bir madde
- OTACI
-
-
[isim]
Hekim
-
[isim]
Hekim
- OYACI
-
-
[isim]
Oya yapan veya satan kimse
-
[isim]
Oya yapan veya satan kimse
- UMACI
-
-
[isim]
Öcü
- "Özellikle cinden, periden, umacıdan çok korkardım." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Öcü
- KALCI
-
-
[isim]
Kal işi yapan kimse
-
[isim]
Kal işi yapan kimse
- TAVCI
-
-
[isim]
Birini kandırarak, yüze gülerek aldatan kimse
-
Yurt dışından geldiğini söyleyerek üzerindeki değeri düşük altın veya mücevherleri çok değerli gösterip dolandırıcılık yapan kimse
-
[isim]
Birini kandırarak, yüze gülerek aldatan kimse
- ALICI
-
-
[isim]
Satın almak isteyen kimse, müşteri
- "Şimdiye kadar pek alıcı gözüyle bakmamıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kendisine bir şey gönderilen kimse
- "İzmir'den gelmiş birtakım hanımlar onu kız sanıp alıcı çıktılar." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir elektrik akımını alıp başka bir kuvvete çeviren aygıt
- "Radyo alıcısı."
-
Almaç
-
Kamera
-
Azrail
-
[isim]
Satın almak isteyen kimse, müşteri
- ACICA
-
-
[sıfat]
Oldukça acı
- "Acıca bir yemek."
-
[sıfat]
Oldukça acı
- CIDAK
-
-
[isim]
Mızrak
-
[isim]
Mızrak
- ACILI
-
-
[sıfat]
Acı katılmış olan
- "Acılı tarhana."
-
Acısı olan, kederli
- "Acılı kadın."
-
[sıfat]
Acı katılmış olan
- CICIK
-
-
[isim]
Süs
-
Derisi soyulmuş et
-
İç organlar
-
[isim]
Süs
- SALCI
-
-
[isim]
Sal ile yolcu ve yük taşıyan kimse
-
[isim]
Sal ile yolcu ve yük taşıyan kimse
- YANCI
-
-
[isim]
Düşmana karşı ilerleyen bir kuvvetin yandan gelebilecek baskınlardan korunmak amacıyla oluşturduğu emniyet birliği
-
[isim]
Düşmana karşı ilerleyen bir kuvvetin yandan gelebilecek baskınlardan korunmak amacıyla oluşturduğu emniyet birliği
- GICIK
-
-
[isim]
Boğazda duyulup aksırtan, öksürten yakıcı kaşıntı
- "Bronşit filan desem öksürük değil, gıcık bile yok..." (Sermet Muhtar Alus)
- "Ne yalan söylemeli, yazı müdürünü gıcık etmekten özel bir zevk alıyordu." (Atilla İlhan)
- "... gıcık tutmuş gibi manalı manalı öksürdü." (Mahmut Yesari)
-
Beyaz renkli, dağlıç koyununa benzer vücut yapısında, kuyruğu son omurlara kadar yağ kitlesi ile kaplı ve bu sebeple alt kısmı yuvarlakça görünen, kaba, karışık yapağılı bir koyun türü
-
Sözleriyle, davranışlarıyla karşısındakini kızdıran, sinirlendiren, sıkan (kimse)
-
[isim]
Boğazda duyulup aksırtan, öksürten yakıcı kaşıntı
- BALCI
-
-
[isim]
Arı yetiştirip bal elde eden veya satan kimse
-
[isim]
Arı yetiştirip bal elde eden veya satan kimse
- BICIL
-
-
[isim]
Aşık kemiğinin altında bulunan küçük bir kemik
-
Bu kemikle oynanan bir oyun
-
[isim]
Aşık kemiğinin altında bulunan küçük bir kemik
- CIVMA
-
-
[isim]
Cıvmak işi
-
[isim]
Cıvmak işi