İçinde ce olan 5 harfli 79 kelime var. İçerisinde CE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ce olan kelimeler listesine ya da Sonu ce ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ABECE

  1. [isim] Alfabe
  2. Başlangıç, ilk dönem
    • "Duygularının bilmecesini filan çözmüş değildir. O duyguların abecesinde takılıp kalmıştır." (Selim İleri)

ÖNCEL

  1. [isim] Bir görevde, meslekte kendinden önce yerini tutmuş olan kimse, selef, ardıl karşıtı
  2. Önceden yaşamış olanlar
  3. Sonucun çıkarıldığı önerme veya önermeler

CEMİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Güzel (erkek)
  2. Tanrı'nın sıfatlarından biri

CEKET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Erkeklerin ve kadınların giydiği, genellikle önden düğmeli, kalçayı örten, kollu üst giysisi

CEVİZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Cevizgillerin örnek bitkisi olan, uzun ömürlü, gövdesi kalın, kerestesi değerli, yurdumuzda çok yetişen ağaç (Juglans regia)
    • "Ceviz ağaçlarının altına çökebilir, tabakalarınızdan birer sigara yakabilirsiniz." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Onun kırdığı cevizler artık haddini aştı." (Osman Cemal Kaygılı)
  2. [sıfat] Bu ağacın kerestesinden yapılmış
    • "Yedekleri ise ceviz dolabın alt tarafına kaldırılmıştı." (Necati Cumalı)
  3. Bu ağacın dışı kabuklu, içi yağlı ve nişastalı yemişi, koz

CENAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Saygı, onur ve büyüklük anlamıyla kullanılan bir söz
    • "Prens cenapları için oturacak yer arıyoruz." (Ömer Seyfettin)

CEVVİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Atmosferik

BECET

  1. [isim] Serçegillerden, küçük bir kuş (Passer)

CELSE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Oturum
    • "Celse gürültüler arasında tatil edildi." (Haldun Taner)
    • "Evvela Nihat bir nutukla celseyi açtı." (Peyami Safa)

CEZİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kök
  2. Alçalma, medar karşıtı

ACELE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi
    • "Aman, acele etmeli, vakit geçiyor." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Satıcı aceleye getirerek elmanın çürüklerini vermiş."
  2. [zarf] Vakit geçirmeden, tez olarak
    • "Acele bir karar vermek ihtiyacındayım." (Peyami Safa)
    • "Acele etme, konuşuruz, sırası var." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. [isim] Çabuk davranma

BİZCE

  1. [zarf] Bize göre, bizim düşüncemizce
    • "Bizce enteresan değildir, ne zararlı ne faydalı olabilir." (Refik Halit Karay)

CEHRE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Pamuk, yün, ipek vb.ni eğirip iplik durumuna getirmeye yarar araç, iğ

BÖCEK

  1. [isim] Eklem bacaklıların, altı bacaklı, çoğu kanatlı ve vücutları baş, göğüs, karın olarak eklemlerden oluşmuş hayvan sınıfı, haşere
  2. Istakoza benzer, uzunluğu 30-40 cm kadar olan, sarı renkli, kısa kıskaçlı, yenilen bir deniz hayvanı
  3. Kelebek, kurt ve tırtılın dışında kalan küçük hayvancıklar
    • "Artık onun yalnızca bir böcek ısırığı olduğunu düşünüyordum." (Orhan Pamuk)

CEMSE
...
MELCE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sığınak, barınak

CEPÇİ

  1. [isim] Yankesici

ACEMİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir işin yabancısı olan, eli işe alışmamış, bir işi beceremeyen
  2. İşinde, mesleğinde yeni olan, toy
    • "Polis tramvaya yol vermeli, kozunu acemi şoförle paylaşmalı idi." (Haldun Taner)
  3. Bir yere, bir şeye yabancı olan
    • "Anlaşılan sen İstanbul'un acemisi olmalısın." (Osman Cemal Kaygılı)
  4. [isim] Saraya yeni alınmış cariye

DÜZCE

  1. [sıfat] Oldukça düz
    • "Düzce bir arazi."

CELAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Büyüklük, ululuk
  2. Öfke, kızgınlık
    • "Kahraman ırkıma bir gül; ne bu şiddet, bu celal?" (Mehmet Akif Ersoy)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü