İçinde boy olan 6 harfli 15 kelime var. İçerisinde BOY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında boy olan kelimeler listesine ya da Sonu boy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

B O Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

BOY

2 Harfli Kelimeler

OY, YO

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BOYKOT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir işi, bir davranışı yapmama kararı alma
    • "Ben bu sarı kâğıtlardan o kadar bezmişimdir ki güzelim sarı rengi de ondan dolayı boykot ettim." (Burhan Felek)
  2. Bir kimse, bir topluluk veya bir ülkeyle amaca ulaşmak için her türlü ilişkiyi kesme

BOYDAŞ

  1. [sıfat] Aynı boyda olan
  2. [isim] Akran

BOYACI

  1. [isim] Boya satan kimse
  2. Boyama işini, boyacılığı meslek edinen kimse
    • "Sallıyor boyacı çocuğu fırçasını." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Boya satılan dükkân
    • "Ben elimde bir gazete ile boyacıda oturuyordum." (Peyami Safa)

BOYALI

  1. [sıfat] Boya sürülmüş, boyanmış veya boyaya batırılmış
    • "Türk evlerinde köşeler ve tavanlar türlü renklerle boyalı oyma tahtalarla süslü idi." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Yüzünü çok boyamış olan, makyajlı (kadın)
    • "Boyalı kadınlar rüyası bitsin." (Sait Faik Abasıyanık)

BOYANA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Boyna

BOYAMA

  1. [isim] Boyamak işi
  2. Renkli yazma veya mendil
  3. [sıfat] Rengi boya ile sonradan verilmiş olan
    • "Kara olan uzun bıyıkları, saçlarına pek uymuyor, boyama bıyığa benziyordu." (Osman Cemal Kaygılı)

BOYLER

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Kalorifer kazanının sıcaklığından yararlanarak içindeki suyun ısıtılması sağlanan depo

BOYNUZ

  1. [isim] Bazı hayvanların başında bulunan, tırnaksı bir maddeden, uzun, kıvrık veya çatallı korunma organı
    • "Hastalık göğse inip ateş başlayınca yapılacak şey hastaya boynuz çekmek olurdu." (Burhan Felek)
    • "Ah ayol, kadın bu yaştan sonra boynuz dikiyor diye ondan iğrenirler." (Ömer Seyfettin)
    • "Onlar da sana seksen zamparayla boynuz taktırdılar ya." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. [sıfat] Bu organdan yapılmış
    • "Boynuz tarak."
  3. Kurşun borudan kol alma işleminde kullanılan demirden yapılmış alet

BOYUNA

  1. [zarf] Ene dik olarak, boyunca, uzunlamasına, tulani
    • "Hızlı adımlarla caddeyi boyuna yürüyorlar." (Haldun Taner)
  2. (bo'yuna) Ara vermeden, durmaksızın
    • "Doktor Haldun lakırtıya ondan evvel yakalanmış, boyuna anlatıyordu." (Mithat Cemal Kuntay)

DEBBOY

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Depo

BOYSUZ

  1. [sıfat] Benzerleri arasında boyu kısa olan

BOYLAM

  1. [isim] Yeryüzündeki herhangi bir noktanın meridyen çemberiyle başlangıç olarak alınan Greenwich gözlemevinin meridyen çemberi arasındaki açı değeri, tul, tul derecesi, meridyen

KOVBOY

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Amerika'da sığır çobanı
    • "Kovboy bozuntusu yahut gangster torunu birkaç sivri akıllıdır onlar." (Refik Halit Karay)
  2. Gangsterliğe özenen kimse

BOYDAK

  1. [isim] Yükü olmayan yaya
  2. [sıfat] Bekâr, yalnız, serbest

ŞEBBOY

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Turpgillerden, güzel kokulu, dar yapraklı, değişik renkli çiçekleri olan, çok yıllık ve otsu bir süs bitkisi (Cheiranthus cheiri)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü