İçinde be olan 6 harfli 153 kelime var. İçerisinde BE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında be olan kelimeler listesine ya da Sonu be ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EZBERE

  1. [zarf] Ezberleyerek, bir yerden okumayarak, bir yere bakmayarak
    • "Siz piyesi âdeta ezbere biliyorsunuz." (Peyami Safa)
    • "Buraların altını ezbere bilirim, ezbere." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Aslını, gerçeğini anlamadan, bilmeden, düşünmeden, incelemeden
    • "Sen bunu ezbere söylüyorsun."

BEZMEK

  1. [-den] Bezgin duruma gelmek, bezginlik getirmek, bıkıp usanmak
    • "Kibrit kullanmaktan bezdiğimiz için bir eski çakmakla gazı yakmaktayız." (Burhan Felek)

BEYLİK

  1. [isim] Bey olma durumu
  2. Bir çeşit küçük ve ince asker battaniyesi
  3. [sıfat] Devletle ilgili, devlete özgü olan, devlet malı olan, mirî
  4. [sıfat] Herkesin kullandığı, herkesin bildiği
    • "Çaresiz yine güneyde beylik bir tatil köyüne gideceğiz." (Haldun Taner)
  5. [sıfat] Basmakalıp
    • "Aramızdaki konuşmalar, beylik konuşmalar sınırını aşmamıştı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  6. Rahat yaşama
  7. Merkeze tam bağlı olmayarak bir beyin yönetimi altındaki ülke, emirlik, emaret, mirlik
    • "Sonunda bütün bu beylikler Osmanlı İmparatorluğu'nun bayrağı altında toplandı." (Cahit Uçuk)
  8. Hükûmet
    • "Beylikten alacaklı olmak."

ÖZBEÖZ

  1. [sıfat] Gerçek, öz (I)
    • "Bu özbeöz İstanbul efendisi, makalelerini, romanlarını kendine özgü naif resimlerle süslerdi." (Haldun Taner)

BEZELİ

  1. [sıfat] Bezesi olan
  2. Bezeği olan, bezekli

NEBEVİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Peygamberle ilgili, peygambere ilişkin

ZELBER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Büyük yük üzerine konulan küçük yük

BESİCİ

  1. [isim] Sığır, davar vb. hayvanları besleyerek semirten, satan kimse

BEDAVA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Karşılıksız, parasız, emeksiz, caba
    • "Muharebe içinde herkese bedava şeker, pirinç, bulgur dağıtmış." (Ömer Seyfettin)
  2. Çok ucuz
  3. [zarf] Herhangi bir bedel ödemeden
    • "Bedava yaşıyoruz bedava / Hava bedava, bulut bedava / Dere tepe bedava." (Orhan Veli Kanık)

BERDUŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Başıboş, serseri kimse
    • "Serseriler, berduşlar, kopuklar başlarını masalara dayayarak sabahlar burada." (Salâh Birsel)
  2. [sıfat] Pis, bozuk, bakımsız
    • "Bir büyük mü büyük hangar, bir dağınık berduş yatak..." (Çetin Altan)

İCABET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir çağrıyı yerine getirme, bir çağrıya gitme
  2. Bir buyruk veya isteğe uyma, kabul etme, razı olma

BELASI
...
BEDAYİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Estetik yönü ağır basan güzellikler

BEŞİRİ
...
GRABEN

Kelime Kökeni : Almanca

  1. [isim] Çöküntü hendeği

MİNBER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Camilerde hatibin çıkıp hutbe okuduğu merdivenli, yüksekçe yer

BERELİ

  1. [sıfat] Beresi olan
    • "Zaten siyah bereli kadın da hep aynı yerde idi." (Peyami Safa)

BEZEME

  1. [isim] Süsleme, tezyin
  2. Süs, süsleyen şey

BESLEK

  1. [isim] Besleme, hizmetçi, ahretlik

İSABET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hedefe varma, hedefi vurma
    • "Bir kurşun isabetiyle öldü."
    • "Düşman uçağı isabet aldı."
    • "Kurşun hedefe isabet etti."
  2. Piyango vb. şans oyunlarında, kazanma, çıkma, vurma
    • "Piyangodan yüz bin lira isabet etti."
  3. Öneri, düşünce veya söz, yerinde olma
    • "Bu sözünde isabet var."
    • "O hâlde yalnız çıkmış olduğuma çok isabet etmiştim." (Halide Edip Adıvar)
  4. Yanılmazlık
    • "Kapının yanına isabet eden ilk koltuktakinin tıraşı bitmişti." (Ömer Seyfettin)
  5. Güzel rastlantı
    • "Bize uğramanız isabet, biz de sizi arıyorduk."
  6. [ünlem] "Çok güzel, iyi oldu" anlamlarında kullanılan bir seslenme sözü

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü