İçinde ane olan 7 harfli 68 kelime var. İçerisinde ANE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ane olan kelimeler listesine ya da Sonu ane ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AN, EN, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MANEVRA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir aletin işleyişini düzenleme, yönetme işi veya biçimi
- "Sonra yolun başında ileri geri manevra yapan traktörün Rum şoförüne bir işmar geçti." (Haldun Taner)
-
Geminin bir yere yanaşmak veya bir yerden çıkmak için yaptığı hareket
-
Lokomotifin, katar katmak veya katar dağıtmak için ileri geri giderek hattan hatta geçmesi
-
Hareket, gidiş geliş
-
İstenilen amaca ulaşmak için tutulması gereken yol
- "Bu alaylı sözler altında Hüsnü'yü faaliyete teşvik manevrası sırıtıyor." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Tatbikat
-
[isim]
Bir aletin işleyişini düzenleme, yönetme işi veya biçimi
- ANANECİ
-
-
[isim]
Ananeye bağlı olan kimse, gelenekçi
-
[isim]
Ananeye bağlı olan kimse, gelenekçi
- TANESİZ
-
-
[sıfat]
Tanesi olmayan
-
[sıfat]
Tanesi olmayan
- HIYANET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kutsal sayılan şeylere el uzatma, kötülük etme veya karşı davranma, hainlik, ihanet
-
Güveni kötüye kullanma, aldatma, vefasızlık
- "Hıyanetini görmediğin bir kadın hakkında fena tabirler kullanmaya hakkın yok." (Peyami Safa)
-
[isim]
Kutsal sayılan şeylere el uzatma, kötülük etme veya karşı davranma, hainlik, ihanet
- AMİRANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Amirce
- "Ağır yürürdü ve gülümsemeksizin amirane konuşurdu." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[zarf]
Amirce
- DOSTANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Dostça
- "Bu mağazaya girdiğimiz vakit güler yüzlü ve çok dostane kabul edildik." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[zarf]
Dostça
- HANELİK
-
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda evi olan, evlik
- "Seksen hanelik köy."
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda evi olan, evlik
- CEPHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Ateşli silahlarla atılmak için hazırlanan her türlü patlayıcı madde, mühimmat
-
[isim]
Ateşli silahlarla atılmak için hazırlanan her türlü patlayıcı madde, mühimmat
- ŞAPHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şap çıkarılan yer, şap ocağı
-
[isim]
Şap çıkarılan yer, şap ocağı
- ANANEVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Geleneğe dayanan, geleneksel
-
[sıfat]
Geleneğe dayanan, geleneksel
- ANEKDOT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hikâyecik, fıkra
- "O, şimdi kulaktan kulağa aktarılan anekdotları, nefis ve veciz esprileri ile anılageliyor." (Haldun Taner)
-
[isim]
Hikâyecik, fıkra
- BUZHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Buz yapılan yer
-
Soğuk hava deposu
-
[isim]
Buz yapılan yer
- KESTANE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kayıngillerden, ılıman iklimlerde yetişen, 25-30 m kadar boylanabilen, kerestesi doğramacılıkta kullanılan bir orman ağacı (Castanea sativa)
-
Bu ağacın yenebilen kabuklu meyvesi
-
Kestane rengi
-
[isim]
Kayıngillerden, ılıman iklimlerde yetişen, 25-30 m kadar boylanabilen, kerestesi doğramacılıkta kullanılan bir orman ağacı (Castanea sativa)
- TANECİK
-
-
[isim]
Küçük tane
-
Çok küçük boyutlu madde, cisim
-
[isim]
Küçük tane
- RİNDANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Rintçe
-
[zarf]
Rintçe
- AKİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Akıllıca
-
[zarf]
Akıllıca
- İSTİANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yardım isteme
-
[isim]
Yardım isteme
- ALİMANE
- ...
- ANANELİ
- ...
- SÜTHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Süt ve süt ürünleri satılan yer
- "Diyojen'le beraber oturduğu kulübesinden iki günde bir inip de eski dostu hemşehrisi Pandeli ustanın süthanesinde sabahları süt içerken rastlıyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Süt ve süt ürünleri satılan yer