İçinde an olan 5 harfli 322 kelime var. İçerisinde AN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında an olan kelimeler listesine ya da Sonu an ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞANLI

  1. [sıfat] Tanınmış, ünlü
  2. Yüce, ulu, büyük
    • "Milletimin büyük ve şanlı mazisi hatıramda uyanıyordu." (Hüseyin Cahit Yalçın)

TANİN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tınlama

URGAN

  1. [isim] Keten, kenevir, pamuk, jüt gibi türlü dokuma maddelerinden yapılan ince halat
    • "Kadınının boynunda pembe urgan gibi bir yemeni var." (Halide Edip Adıvar)

KANLI

  1. [sıfat] Kan bulaşmış
    • "Kanlı eğeyi mi saklamışlardı, başka bir delil mi?" (Refik Halit Karay)
    • "Ananın kanlısı olmak, ölünceye kadar ateşten gömlek giymektir." (Yahya Kemal)
  2. Kanı olan
  3. Kan dökülmesine neden olan
    • "Bu savaş çok kanlı olacak, beyler." (Tarık Buğra)
  4. İsteyerek kan dökmüş olan (kimse), hunriz, katil
  5. Kanlanmış olan
    • "Kanlı göz."
  6. Kan davasında taraf olan
    • "Oğlumun kanlısı Abbas kâfiri değil, oğlumun kanlısı Esme'dir." (Yahya Kemal)
  7. Kanı yoğun olan, demevi
    • "Kanlı adam."

SANRI

  1. [isim] Uyanık bir kişinin, kendi dışında var sandığı ancak gerçekte olmayan olguları algılaması, yaşaması, birsam, halüsinasyon
    • "Olmaz, gerçek olamaz bu yaşadığımız, ya sanrı ya sanrıya çok yakın bir şey." (Atilla İlhan)

İSKAN
...
JANTİ
...
İNSAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İki eli olan, iki ayak üzerinde dolaşan, sözle anlaşan, akıl ve düşünme yeteneği olan en gelişmiş canlı
    • "Yine yeşil yosunlu, insan ayağı değmemiş gibi yokuşlar var ağaçlı..." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Kişi, şahıs, âdemoğlu, âdem evladı
    • "O yaşta insan hiç düşünmeden sadece yaşamaya bakar." (Haldun Taner)
  3. [sıfat] Huy ve ahlak yönünden üstün nitelikli (kimse)

KOLAN

  1. [isim] At, eşek vb. hayvanların semerini veya eyerini bağlamak için göğsünden aşırılarak sıkılan yassı kemer
    • "Adam döndü, beygirinin semerini almak için kolanını çözmeye başladı." (Necati Cumalı)
    • "Bana bak, Ali Çavuş, biz kimseyi soymuyoruz. Onlar kolan çekiyorlar, kolan çekmek nedir be? Dans etmekten farkı ne ki?" (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Bu salıncağın dibindeki tahtaya iki kız çıkmışlar, hafif hafif kolan vuruyorlardı." (Osman Cemal Kaygılı)
  2. Dokuma, deri, kenevir vb. maddelerden yapılan yassı ve enlice bağ
  3. Yünden veya iplikten yapılmış, üzeri işli ince kuşak

MANÇU
...
ERKAN
...
YANIK

  1. [sıfat] Yanmış olan
    • "Yanık soğan kokulu bir buhar odayı dolduruyordu." (Reşat Enis)
  2. Rengi koyulaşmış
    • "Kocaman hasır şapkalarının altında sarı saçları uçan, yanık iki genç kız." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Sıkıntı veya hastalıktan iyi gelişmemiş, kavruk
    • "Yanık bir çocuk."
  4. Verimsiz, kıraç duruma gelmiş olan
  5. [isim] Yanmış yer, yanmış olan yerde kalan iz
    • "Elimdeki yanık iyi oldu. Halıdaki yanığı ördürmeli."
  6. Bıkkın, üzüntülü, dertli
  7. Duygulu, dokunaklı, acılı, etkili
    • "Aşk söyletir en yanık türküleri / Ay buluta girdiği gecelerde." (Cahit Sıtkı Tarancı)

TANRI

  1. [isim] Çok tanrıcılıkta var olduğuna inanılan insanüstü varlıklardan her biri, ilah

KAYAN

  1. [sıfat] Kayarak yer değiştiren
  2. [isim] Yassı, düz, kat kat oluşmuş taş
  3. [isim] Dağdan inen sel

YANMA

  1. [isim] Yanmak işi
    • "Vücudumda yanma ile beraber garip bir titreme de vardı." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Bir cismin oksijenle birleşmesi sırasında ortaya çıkan olayların tümü

LANSE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Önceleme

NANAY

  1. [isim] Yok
    • "Bende para nanay."

TUMAN

  1. [isim] Don, şalvar

MANEJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] At eğitimi
  2. Bu eğitimin yapıldığı yer
  3. Binicilik gösterilerinin tümü

ŞAYAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Uygun, yaraşır, değer, layık
    • "Alacağımız cevaplar içinde dikkate şayan görülenleri gazetemizde neşredeceğiz." (Hüseyin Cahit Yalçın)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü