İçinde v olan 6 harfli 480 kelime var. İçerisinde V harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında v harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu v harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- OVOGON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Su yosunu, mantar gibi ilkel bitkilerde dişi cinslik hücresi
-
[isim]
Su yosunu, mantar gibi ilkel bitkilerde dişi cinslik hücresi
- REVNAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Parlaklık, göz alıcılık
- "Sefiremizin tiyatrosever oluşu konuşmalara daha da revnak verdi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Parlaklık, göz alıcılık
- VERKAÇ
-
-
[isim]
Futbol ve basketbolda topu takım arkadaşına aktaran bir oyuncunun karşı takım kalesine veya uygun bir yöne koşarak aynı kişiden topu geri alması
-
[isim]
Futbol ve basketbolda topu takım arkadaşına aktaran bir oyuncunun karşı takım kalesine veya uygun bir yöne koşarak aynı kişiden topu geri alması
- MEVCUT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Var olan, bulunan
- "Gerçi, bir nevi karaborsa mevcuttu ama bundan faydalanmak hem alan hem satan için hayli tehlikeli idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Bir insanın aklını bozabilmesi için evvelce bu aklın mevcut olması lazım gelir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Bir topluluğu oluşturan bireylerin tümü
- "Okulun öğrenci mevcudu."
-
[sıfat]
Var olan, bulunan
- MÜCVER
-
-
[isim]
Rendelenmiş kabağa un, yumurta, peynir, dereotu, tuz, karabiber, taze soğan katılmasıyla yapılan bir tür köfte
-
[isim]
Rendelenmiş kabağa un, yumurta, peynir, dereotu, tuz, karabiber, taze soğan katılmasıyla yapılan bir tür köfte
- OLİVİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sarımsı yeşil renkli, cam parıltılı, magnezyum ve demirli silikat, peridot
-
[isim]
Sarımsı yeşil renkli, cam parıltılı, magnezyum ve demirli silikat, peridot
- KANVAS
- ...
- KAVRAM
-
-
[isim]
Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, konsept, nosyon
- "Herkesin kendine özgü bir mutluluk kavramı vardır." (Haldun Taner)
-
Nesnelerin veya olayların ortak özelliklerini kapsayan ve bir ortak ad altında toplayan genel tasarım, konsept, mefhum, nosyon
-
Karın zarı, periton
-
Tutam, avuç dolusu
-
[isim]
Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, konsept, nosyon
- VESAİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belgeler, vesikalar
-
[isim]
Belgeler, vesikalar
- ÇİVİCİ
-
-
[isim]
Çivi satan kimse
-
Topu sert olarak karşı alana dikine indiren oyuncu
-
[isim]
Çivi satan kimse
- EVERME
-
-
[isim]
Evermek işi
-
[isim]
Evermek işi
- CANEVİ
-
-
[isim]
Kalbin altındaki bölge
- "Yazın susamışken birdenbire bir soğuk su içtiniz mi bir sancı, bir ağırlık oturuverir; öyle bir şey oturdu canevime." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Zeki bakışı, hınzır nükteleriyle beni canevinden vurmaktan geri kalmadı." (Tomris Uyar)
-
En duyarlı yer, yürek
- "Bir çift göz istiyorum, canevimi görecek." (Behçet Kemal Çağlar)
-
[isim]
Kalbin altındaki bölge
- SLAVCA
- ...
- SÖVÜCÜ
-
-
Sövgücü
-
Sövgücü
- PERVİN
- ...
- SÖYLEV
-
-
[isim]
Bir topluluğa düşünceler, duygular aşılamak amacıyla söylenen, uzunca, coşkulu ve güzel söz, nutuk, hitabe
- "Genel sekreter, heykelin önünde verdiği söylev esnasında, biraz evvel kurdeleyi kestiği makasla oynarken parmağını kanatmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir topluluğa düşünceler, duygular aşılamak amacıyla söylenen, uzunca, coşkulu ve güzel söz, nutuk, hitabe
- DİVLEK
-
-
[isim]
Kalın kabuklu olgun kavun
-
[isim]
Kalın kabuklu olgun kavun
- KAVLAK
-
-
[sıfat]
Kabuğu dökülmüş
- "Kavlak bir ağaç."
-
Güneşten derisi soyulan (kimse)
-
[isim]
Yer altı boşluklarının tavan ve yan duvarlarında bulunan gevşemiş veya düşebilir kaya parçası
-
[sıfat]
Kabuğu dökülmüş
- KORVET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Denizaltılara karşı özel olarak silahlandırılan bir çeşit küçük savaş gemisi
-
[isim]
Denizaltılara karşı özel olarak silahlandırılan bir çeşit küçük savaş gemisi
- MEVSİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yılın, güneşten ısı, ışık alma süresi ve dolayısıyla iklim şartları bakımından farklılık gösteren dört bölümünden her biri, sezon
- "Bütün bir mevsim vur patlasın çal oynasın, eğlenildi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bazı atmosfer olaylarının en çok belirdikleri zaman
- "Yağmur mevsimi. Fırtına mevsimi."
-
Herhangi bir ekimin yapıldığı veya bir ürünün yetiştiği dönem
- "Kütahya'ya bir kiraz ve Bursa'ya bir şeftali mevsiminde gitmiştim." (Aka Gündüz)
-
Herhangi bir şeyin etkinlik dönemi, sezon
- "Tiyatro mevsimi."
-
Yaşam bölümü
- "Yaşamın kış mevsimi yaşlılıktır."
-
[isim]
Yılın, güneşten ısı, ışık alma süresi ve dolayısıyla iklim şartları bakımından farklılık gösteren dört bölümünden her biri, sezon