İçinde p olan 4 harfli 178 kelime var. İçerisinde P harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında p harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu p harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PLAJ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Denize girmek için düzenlenmiş genellikle kumluk alan, kumsal, deniz hamamı
- "Plajlarda sesin, mavi suların içine gömülmek, çam altlarında uyku çekmek dururken nereye gideceğiz?" (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kumla
-
[isim]
Denize girmek için düzenlenmiş genellikle kumluk alan, kumsal, deniz hamamı
- POLO
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
At üzerinde sopayla oynanan bir tür top oyunu, çevgen
-
[isim]
At üzerinde sopayla oynanan bir tür top oyunu, çevgen
- KALP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Göğüs boşluğunda, iki akciğer arasında, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve oradan gelen temiz kanı da vücuda dağıtan organ, yürek
- "Bak ellerim nasıl titriyor, bak alnım nasıl yanıyor, bak kalbime nasıl çarpıyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Hele düzmece şehzadenin kadife pantolonuyla sivri güzel çehresi derhâl kadının kalbini kazandı." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Hak yemek, kanuna aykırı bir şey yapmak, kalp kırmak korkusuyla bir türlü iş göremezdi." (Halide Edip Adıvar)
- "Okuyucularımın hakkını yiyor hem de öteki genç okuyucularımın kalbini kırıyorum." (Orhan Veli Kanık)
-
Kalp hastalığı
- "Kalpten öldü."
-
Sevgi, gönül
-
Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri
-
Duygu, his
- "İnsanı tekrar, kalp ve fikir cennetine eriştirebilecek tek kudret kadındır." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Göğüs boşluğunda, iki akciğer arasında, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve oradan gelen temiz kanı da vücuda dağıtan organ, yürek
- APAK
-
-
[sıfat]
Çok ak
-
[sıfat]
Çok ak
- LARP
-
-
[zarf]
Ansızın
- "Larp diye önümüze çıkıverdi."
-
Güçlü bir biçimde
-
[zarf]
Ansızın
- GARP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Batı, günindi
-
[isim]
Batı, günindi
- AZAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyük sıkıntı, eziyet, ezinç
- "Aydınlık olunca günlerin devamı bir azap gibi geliyordu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Bu şehrin, takdir fukaralarının orta malına dönüşmüş olmasından azap duyuyorum." (Aydın Boysan)
- "Bu düşünce ona epeyce azap verdi." (Ahmet Mithat)
-
İslam inanışına göre dünyada günah işlemiş olanlara ahirette verilecek ceza
- "Senin yüzünden bir hâl olursa azabını ömrün boyunca çekersin ağabey." (Haldun Taner)
-
[isim]
Büyük sıkıntı, eziyet, ezinç
- PİKE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kabartmalı pamuklu kumaş
-
Bu kumaştan yapılan yatak örtüsü
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılan
- "Gece sıcak olduğu için üzerine yalnız ince bir pike örtü örttük." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Kabartmalı pamuklu kumaş
- EPİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Destansı
-
[sıfat]
Destansı
- POPO
-
-
[isim]
Kıç
-
[isim]
Kıç
- DARP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vurma, dövme
-
Çarpma
-
Vuruş
-
[isim]
Vurma, dövme
- PİLE
- ...
- YAPI
-
-
[isim]
Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina
-
Yapılmakta olan konut, yol, köprü vb. inşaat
-
Yapma, oluşturma, ortaya konulma, meydana getirme
- "Kırıkkale yapısı bir tabanca."
-
Canlı bir varlığın ruh veya beden özelliklerinin tümü, bünye, strüktür
- "Yapısı sağlam, güzel bir erkekti." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Bütünün bir araya getirilişinde uyulan dizge, strüktür
- "Dil yapısı. Cümle yapısı."
-
Ögeleriyle somut bağımlılığı olan bütün
-
Parçaları ve ögeleri arasında yasaya uygunluk, durağan bağlar ve karşılıklı ilişkiler bulunan dizge veya bütün, strüktür
-
[isim]
Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina
- PEPE
-
-
[sıfat]
Dudak sesleriyle başlayan kelimelerin ilk seslerini güçlükle söyleyen ve birkaç kez tekrarladıktan sonra arkasını getirebilen (kimse)
-
[sıfat]
Dudak sesleriyle başlayan kelimelerin ilk seslerini güçlükle söyleyen ve birkaç kez tekrarladıktan sonra arkasını getirebilen (kimse)
- PİDE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Mayalı hamurdan yapılan, isteğe göre üzerine yumurta, kıyma, peynir, pastırma vb. konarak pişirilen, ince, yayvan yiyecek
- "Minderler pide gibi olmuş."
-
[isim]
Mayalı hamurdan yapılan, isteğe göre üzerine yumurta, kıyma, peynir, pastırma vb. konarak pişirilen, ince, yayvan yiyecek
- GRUP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Küme
- "Bir kadın grubu gözleri komutanın penceresine dikili duruyor." (Halide Edip Adıvar)
-
Ortak özellikleri olan varlıklar, nesneler bütünü
- "Lehçeler grubu."
-
Görüşleri, çıkarları bir olan kimseler bütünü, ekip
-
Çeşitli sınıf veya birliklere bağlı elemanların, belirli bir taktik görevi gerçekleştirmek üzere, tek komutanın emri altında birleştirilmesinden oluşan kıta topluluğu
- "Savaş grubu. Yürüyüş grubu. Savunma grubu."
-
[isim]
Küme
- PAZI
-
-
[isim]
Ispanakgillerden yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, yaban pancarı, yabani ıspanak (Beta vulgaris varcicla)
-
[isim]
Ispanakgillerden yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, yaban pancarı, yabani ıspanak (Beta vulgaris varcicla)
- TEYP
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Manyetik bir bant üzerine sesleri kaydeden ve okuyan aygıt
-
[isim]
Manyetik bir bant üzerine sesleri kaydeden ve okuyan aygıt
- SEPİ
-
-
[isim]
Deri, post vb.ni kullanabilecek duruma getirmek için uygulanan işlemlerin tümü, tabaklık
-
[isim]
Deri, post vb.ni kullanabilecek duruma getirmek için uygulanan işlemlerin tümü, tabaklık
- APİA
- ...