İçinde ı olan 6 harfli 1110 kelime var. İçerisinde I harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ı harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ı harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AĞIRCA
-
-
[sıfat]
Oldukça ağır
- "Biraz sonra aşağıda bir kapı açıldığı, sonra da ağırca bir şeyin devrildiği duyulur." (Memduh Şevket Esendal)
-
Kötüleşmiş (hasta)
-
[zarf]
Oldukça ağır biçimde
-
[sıfat]
Oldukça ağır
- BAĞICI
-
-
[isim]
Büyücü
-
Baştan çıkarıcı
-
[isim]
Büyücü
- AĞIMLI
-
-
[sıfat]
Ağımı olan (ayak)
-
[sıfat]
Ağımı olan (ayak)
- ANIZLI
-
-
[sıfat]
Üstünde anız bulunan (tarla)
-
Henüz anız durumunda olan (tarla)
-
[sıfat]
Üstünde anız bulunan (tarla)
- BİRACI
-
-
[isim]
Bira yapıp satan kimse
-
Çok bira içen kimse
-
[isim]
Bira yapıp satan kimse
- KAZGIÇ
-
-
[isim]
Tandırdan ekmeği çıkarmaya yarayan bir araç
-
Bitki kökü çıkarmaya yarayan ucu sivriltilmiş sopa
-
[isim]
Tandırdan ekmeği çıkarmaya yarayan bir araç
- SAKALI
-
-
[sıfat]
Saka hastalığına tutulmuş
- "İçlerinden biri sakalı bir at gibi fena fena öksürüyordu." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Saka hastalığına tutulmuş
- TIRTIL
-
-
[isim]
Yumurtadan çıkan kelebek kurtçuklarının ilk durumu
-
[isim]
Yumurtadan çıkan kelebek kurtçuklarının ilk durumu
- KIYACI
-
-
Cinayet işleyen kimse, cani
-
Cinayet işleyen kimse, cani
- AYIRTI
-
-
[isim]
Aynı cinsten olan şeyler arasındaki ince fark, nüans
- "Ününün, sinemamıza getirdiği özel duyarlığın ayırtında bile değildi." (Selim İleri)
-
[isim]
Aynı cinsten olan şeyler arasındaki ince fark, nüans
- EZANCI
-
-
[isim]
Ezan okuyan kimse, müezzin
- "Han kulesinden ezancı sabah ezanını okurken hancı usulca odasına girdi." (Nezihe Araz)
-
[isim]
Ezan okuyan kimse, müezzin
- HASILI
-
-
[zarf]
Sözün kısası, kısacası
- "Hasılı ne söyledikse kâr etmedi." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Sözün kısası, kısacası
- VASITA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Araç
- "Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür." (Atatürk)
-
Aracı
- "Geçim bakımından da aynı yolu tutanlar vardır; memur kayırmak, mümkünse vasıta olmak suretiyle!" (Refik Halit Karay)
-
Aracılık
-
Taşıt
-
[isim]
Araç
- ABLACI
-
-
[isim]
Sevici
-
[isim]
Sevici
- SAZLIK
-
-
[isim]
Sazları (I) çok olan yer
- "Bu sık sazlığın gölgesinden kurtulan yerlerde, derenin sakin suları, buğulanmış bir gümüş rengiyle görünüyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Sazları (I) çok olan yer
- ÇAĞCIL
-
-
[sıfat]
Çağdaş
- "Kuşku yok ki çok modern, çağcıl bir roman." (Selim İleri)
-
Tekniğin, bilimin yeniliklerinden yararlanan, modern
- "Çağcıl fizik."
-
[sıfat]
Çağdaş
- ÇIĞLIK
-
-
[isim]
Acı, ince ve keskin ses, feryat, figan
- "İki kardeş güzel güzel oynarken ne oldu ise birdenbire bir ağlama, bir çığlık başladı." (Memduh Şevket Esendal)
- "Martılar acı çığlıklar atarak birbirlerinin ağzından balık kapıyorlar." (Haldun Taner)
- "Bir gün işte bu çalgı çalınırken küçük kız olanca kuvveti ile tepinmeye, çığlık basmaya başlamıştır." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Acı, ince ve keskin ses, feryat, figan
- DARICA
- ...
- HINZIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Domuz
-
[sıfat]
Katı yürekli, kötü düşünen, gaddar
- "Bırak beni ... Şu hınzırı geberteceğim diyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Genellikle hoşa giden bir davranışta bulunan (kimse)
- "Dilber'de bir kurum, bir eda. Bir de güzelleşti hınzır." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Kurnaz, içten pazarlıklı olan
-
[isim]
Domuz
- KIŞLAK
-
-
[isim]
Kışın barınılan yer
-
Kışın orduların, göçebe oymakların hayvanlarıyla birlikte yayladan inip konakladıkları yer
-
[isim]
Kışın barınılan yer