Başında ic olan 21 kelime var. İc ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ic olan kelimeler listesine ya da sonu ic ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ic bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
İCRAATÇILIK
İCAZETNAME
İCAPÇILIK, İCATÇILIK, İCRACILIK
İCABINDA, İCRAATÇI
İCABET, İCAPÇI, İCATÇI, İCAZET, İCRAAT, İCRACI
İCBAR, İCMAL
İCAP, İCAR, İCAT, İCAZ, İCMA, İCRA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İCRAATÇILIK
- ...
- İCAZETNAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İzin belgesi, onay belgesi
-
Diploma
-
[isim]
İzin belgesi, onay belgesi
- İCATÇILIK
-
-
[isim]
İcatçı olma durumu
-
[isim]
İcatçı olma durumu
- İCAPÇILIK
-
-
[isim]
İcapçı olma durumu
-
[isim]
İcapçı olma durumu
- İCRACILIK
-
-
[isim]
İcracı olma durumu
-
[isim]
İcracı olma durumu
- İCRAATÇI
-
-
[isim]
Uygulayan, çalışan, yapan kimse
-
[isim]
Uygulayan, çalışan, yapan kimse
- İCABINDA
-
-
[zarf]
Gerekince, gerekirse
- "Ama icabında yine yumruğunu kullanabilirdi." (Ömer Seyfettin)
-
[zarf]
Gerekince, gerekirse
- İCABET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir çağrıyı yerine getirme, bir çağrıya gitme
-
Bir buyruk veya isteğe uyma, kabul etme, razı olma
-
[isim]
Bir çağrıyı yerine getirme, bir çağrıya gitme
- İCAPÇI
-
-
[isim]
Nöbeti hastane yerine evde tutan ve her an hastaneden çağrılmayı bekleyen doktor
-
[isim]
Nöbeti hastane yerine evde tutan ve her an hastaneden çağrılmayı bekleyen doktor
- İCRAAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yapılan işler, çalışmalar, uygulamalar
- "Edebiyat konusunda hükûmet daima bizim fikrimizi alır, ondan sonra icraata geçer." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yapılan işler, çalışmalar, uygulamalar
- İCAZET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İzin, onay, onaylama
- "Bir çift ayakkabı almak için dahi ondan icazet almak zorunda kalıyorum." (Ayşe Kulin)
-
Diploma
-
[isim]
İzin, onay, onaylama
- İCRACI
-
-
[isim]
Bir buyruğu yerine getiren kimse
- "Onları kendi icracıları gibi kullanmak istemişlerdi." (Falih Rıfkı Atay)
-
İcranın verdiği kararları uygulayan görevli
-
Bir konserde bir eseri çalan veya söyleyen kimse
-
[isim]
Bir buyruğu yerine getiren kimse
- İCATÇI
-
-
İcat eden, bulan kimse, kâşif, bulucu
- "İcatçıya yeni şeyler düşündüren, hekime yeni tedavi yolları arattıran ... hep ümittir." (Şevket Rado)
-
İcat eden, bulan kimse, kâşif, bulucu
- İCBAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zorlama, zorunda bırakma
-
[isim]
Zorlama, zorunda bırakma
- İCMAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gösterge
- "Günahlarımızın icmaline gelince ben tutamam vallahi tutamam, takatim yetmez." (Atilla İlhan)
-
Özet, kısaltma
-
[isim]
Gösterge
- İCAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerek, gereklik, ister, lüzum
- "Nezaket icabı bu cevaptan memnun görünmesi lazımdı." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Birbirlerini çok iyi tanımaları icap eden bu zevat, İstanbul'un muhtelif kahvelerine dağılmışlardır." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
- "O gecenin akşamı böyle bir yer değiştirmeyi icap ettirecek bir arızaya uğradığımızı da hatırlamıyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Olumlama
-
[isim]
Gerek, gereklik, ister, lüzum
- İCAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kira
- "Tek hanemi sizin gibi asil bir aileye icara vereyim." (Peyami Safa)
-
[isim]
Kira
- İCAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Buluş
- "Nihayet, yaza çize ilk satırı üç nokta ile başlayan yeni bir tarz icat ettim." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Gerçekmiş gibi gösterme çabası
- "Çok durduğumdan şüphelenmesinler diye uydurma bir tamir icat ettim." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Buluş
- İCMA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toplama
-
İslam bilginlerinin bir konuda fikir birliği etmeleri
-
[isim]
Toplama
- İCAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Az sözle çok şey anlatma
-
[isim]
Az sözle çok şey anlatma