Başında gü olan 5 harfli 44 kelime var. Gü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde gü olan kelimeler listesine ya da sonu gü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında gü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÜNLÜ
-
-
[sıfat]
Tarihli
- "25 Ağustos 1967 günlü yazı."
-
Belli bir zamanla sınırlı
- "Bu yazı günlüdür."
-
[sıfat]
Tarihli
- GÜRUH
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk, derinti, sürü
- "Bu artist güruhu balolardan hoşlanmazlar." (Peyami Safa)
-
[isim]
Değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk, derinti, sürü
- GÜVEN
-
-
[isim]
Korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusu, itimat
- "... Bakanlar Kurulunun güven isteği, bir tam gün geçtikten sonra oylanır." (Anayasa)
-
Yüreklilik, cesaret
-
[isim]
Korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusu, itimat
- GÜCÜK
-
-
[sıfat]
Kısa, bodur, gelişmemiş, güdük
-
Kuyruksuz, kuyruğu kesik (hayvan)
-
[isim]
Ağaç direklerin hazırlanması sırasında artakalan kısa parça
-
[sıfat]
Kısa, bodur, gelişmemiş, güdük
- GÜZÜN
-
-
[zarf]
Güz mevsiminde, sonbaharda
-
[zarf]
Güz mevsiminde, sonbaharda
- GÜBRE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Verimini artırmak için toprağa dökülen her türlü hayvan dışkısı, kimyasal veya bitkisel madde, kemre
- "Dünyanın masrafını yapmış, araba araba toprak, gübre taşıtmıştır." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Verimini artırmak için toprağa dökülen her türlü hayvan dışkısı, kimyasal veya bitkisel madde, kemre
- GÜLÜT
-
-
[isim]
Skeç, revü, eğlence gösterisi vb.ne eklenen beklenmedik gülünç sözler veya durumlar
-
[isim]
Skeç, revü, eğlence gösterisi vb.ne eklenen beklenmedik gülünç sözler veya durumlar
- GÜMEÇ
-
-
[isim]
Bal peteğini oluşturan altı köşeli gözeneklerden her biri
-
[isim]
Bal peteğini oluşturan altı köşeli gözeneklerden her biri
- GÜDÜK
-
-
[sıfat]
Eksik yanı olan, tamamlanmamış, kısa
- "Güdük minare."
-
Kuyruğu kesik veya kopmuş
-
Yetersiz, sonuç vermemiş
- "Boş elleri ve yavan bakışları ile ne güdük bir görünüşü var." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Eksik yanı olan, tamamlanmamış, kısa
- GÜZEL
-
-
[sıfat]
Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin karşıtı
- "Güzel kız. Güzel çiçek."
- "Yalının en güzel odası bizimdi."
- "Güzel ne güzel olmuşsun / Görülmeyi görülmeyi." (Karacaoğlan)
- "Yüzüne bakmazmış o güzelim ağır eşyanın." (Peyami Safa)
-
İyi, hoş
- "Güzel şey canım, milletvekili olmak!" (Çetin Altan)
-
Beklenene uygun düşen ve başarı düşüncesi uyandıran
- "Güzel bir fırsat."
-
Soyluluk ve ahlaki üstünlük düşüncesi uyandıran
- "Güzel duygular. Güzel hareketler."
-
Görgü kurallarına uygun olan
-
Sakin, hoş (hava)
- "Güzel bir gece."
-
Okşayıcı, aldatıcı, kandırıcı
- "Güzel vaatler."
-
Pek iyi, doğru
- "Güzel güzel amma!"
-
[isim]
Güzel kız veya kadın
-
[isim]
Güzellik kraliçesi
-
[zarf]
Hoşa giden, beğenilen, iyi, doğru bir biçimde
- "Güzel konuştu."
-
[sıfat]
Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin karşıtı
- GÜLLE
-
-
[isim]
Eskiden som taş veya demirden, yuvarlak bir biçimde yapılırken, günümüzde çelikten silindir biçiminde, bir ucu sivri olarak yapılan top mermisi
- "Atılan gülle ve lağımlardan kale duvarlarında geniş menfezler açıldı." (Orhan Seyfi Orhon)
-
Atletizm yarışmalarında atılan, pirinç veya pirinçten daha sert bir maddeden yapılan, erkekler için 7,257 kg, kadınlar için 4 kg olan madenî küre
- "Ayakkabılarını giymeden gülle gibi çocukların yanına düştü." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Eskiden som taş veya demirden, yuvarlak bir biçimde yapılırken, günümüzde çelikten silindir biçiminde, bir ucu sivri olarak yapılan top mermisi
- GÜLLÜ
-
-
[sıfat]
Gülü olan
-
[sıfat]
Gülü olan
- GÜNCE
-
-
[isim]
Günlük (I)
-
[isim]
Günlük (I)
- GÜVEZ
-
-
[isim]
Mora çalan kırmızı renk
- "Pantolon bol paça, arka kenarlarının içi koyu güvez kadife." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Mora çalan kırmızı renk
- GÜMÜŞ
-
-
[isim]
Atom numarası 47, atom ağırlığı 107,88, yoğunluğu 10,5 olan, 960 °C'ye doğru sıvı durumuna geçen, parlak beyaz renkte, kolay işlenir ve tel durumuna gelebilen element (simgesi Ag)
-
[sıfat]
Bu elementten yapılmış
- "Boynundan asılmış gümüş bir köstek taşırdı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Atom numarası 47, atom ağırlığı 107,88, yoğunluğu 10,5 olan, 960 °C'ye doğru sıvı durumuna geçen, parlak beyaz renkte, kolay işlenir ve tel durumuna gelebilen element (simgesi Ag)
- GÜLEÇ
-
-
[sıfat]
Her zaman gülümseyen, mütebessim
- "Biraz sonra geceki güleç memur, hafif kapalı gözleriyle göründü." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Her zaman gülümseyen, mütebessim
- GÜNDE
-
-
[zarf]
Her gün
-
[zarf]
Her gün
- GÜĞÜM
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yandan kulplu, boynu uzun, genellikle bakırdan su kabı
-
[isim]
Yandan kulplu, boynu uzun, genellikle bakırdan su kabı
- GÜTME
-
-
[isim]
Gütmek işi
- "Oğlan okula gitmeden davar gütmeye başlar." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Gütmek işi
- GÜREŞ
-
-
[isim]
Belli kurallar içinde, güç kullanarak iki kişinin türlü oyunlarla birbirinin sırtını yere getirmeye çalışması
- "Daha bir hafta evvel koruda güreş ederek onu, yere yıkmıştı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Belli kurallar içinde, güç kullanarak iki kişinin türlü oyunlarla birbirinin sırtını yere getirmeye çalışması