Başında ce olan 6 harfli 35 kelime var. Ce ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ce olan kelimeler listesine ya da sonu ce ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ce bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CEZALI
-
-
[sıfat]
Cezalandırılmış (kimse)
-
[sıfat]
Cezalandırılmış (kimse)
- CEVVAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Davranışları çabuk ve kesin olan
- "Cevval çocuk."
- "Cevval zekâ."
-
[sıfat]
Davranışları çabuk ve kesin olan
- CENTER
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bakınız merkez
-
[isim]
Bakınız merkez
- CEVİZİ
- ...
- CEBİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kırık ve çıkık kemikleri yerinde tutmak için kullanılan tahta, mukavva veya tenekeden yapılmış, üzeri sargıyla kaplanan levha, süyek, koaptör
-
[isim]
Kırık ve çıkık kemikleri yerinde tutmak için kullanılan tahta, mukavva veya tenekeden yapılmış, üzeri sargıyla kaplanan levha, süyek, koaptör
- CELİYE
- ...
- CELALİ
- ...
- CEBREN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Zorla
- "Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir." (Atatürk)
-
[zarf]
Zorla
- CENGEL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Otlarla ve sık ağaçlarla örtülü geniş Hindistan ormanı, cangıl
-
[isim]
Otlarla ve sık ağaçlarla örtülü geniş Hindistan ormanı, cangıl
- CEVHER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin özü, maya, gevher
- "Şu kuvvetin, cevherin sırrını öğrenmek için soruyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Sofrada biraz fazla kaçırdığı şarabın ateşiyle daha saatlerce cevherler yumurtlayacaktı." (Ömer Seyfettin)
-
Değerli süs taşı, mücevher
-
İyi yetenek
- "Avrupa aristokratı, cevheri tükenmeye yüz tutmuş bir insandır." (Peyami Safa)
-
Töz
-
[isim]
Bir şeyin özü, maya, gevher
- CENNET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dinî inanışlara göre dünyada iyilik yapanların, günahsızların, öldükten sonra sonsuz bir mutluluğa kavuşacakları yer, uçmak, behişt
- "Cennet cennet dedikleri birkaç köşkle birkaç huri / İsteyene ver sen anı, bana seni gerek seni." (Yunus Emre)
- "Bu cennet gibi yerler gözümde zindan kesiliyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Herhangi bir şeyden fazlasıyla bulunan yer
- "Kitap cenneti."
-
[sıfat]
Çok güzel, huzur veren (yer)
- "Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?" (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Dinî inanışlara göre dünyada iyilik yapanların, günahsızların, öldükten sonra sonsuz bir mutluluğa kavuşacakları yer, uçmak, behişt
- CEFALI
-
-
[sıfat]
Sıkıntı, eziyet çekilen
- "Bedia için hazin ve cefalı bir hayat başladı." (Peyami Safa)
-
Sıkıntıya, eziyete katlanmış veya katlanan
-
[sıfat]
Sıkıntı, eziyet çekilen
- CEMEVİ
-
-
[isim]
Alevilerin toplanma yeri
-
[isim]
Alevilerin toplanma yeri
- CERRAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ameliyat yapan uzman hekim, operatör
-
Önemsiz yaraları iyileştiren kimse
-
[isim]
Ameliyat yapan uzman hekim, operatör
- CEBBAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kudret sahibi Tanrı
-
[sıfat]
Becerikli, açıkgöz (kadın)
-
Zorlayıcı, zorba
-
[isim]
Kudret sahibi Tanrı
- CEZİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ada
-
[isim]
Ada
- CEYHAN
- ...
- CEMŞAT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Basketbolda rakibe yüklenip aniden geri çekilerek ve dönerken zıplayarak atılan şut
-
[isim]
Basketbolda rakibe yüklenip aniden geri çekilerek ve dönerken zıplayarak atılan şut
- CETVEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğru çizgileri çizmeye yarayan, dereceli veya derecesiz, tahtadan, plastikten, madenden yapılmış araç, çizgilik
-
Liste, çizelge
- "O, masanın üzerinden kaptığı cetvele üç tane sıfırı yapıştırmıştı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Doğru çizgileri çizmeye yarayan, dereceli veya derecesiz, tahtadan, plastikten, madenden yapılmış araç, çizgilik
- CELLAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ölüm cezasına çarptırılanları öldürmekle görevli olan kimse
-
[sıfat]
Acımasız, katı yürekli, kolaylıkla suç işleyen, zalim
-
[isim]
Ölüm cezasına çarptırılanları öldürmekle görevli olan kimse