Ce ile başlayan 5 harfli kelimeler

Başında ce olan 5 harfli 42 kelime var. Ce ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ce olan kelimeler listesine ya da sonu ce ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ce bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

CESUR

Kelime Kökeni : Arapça

1. [sıfat] Yürekli
2. Yürekli bir biçimde
   • "Erkeklere karşı ilk tanışmada cesur ve ümit verici davranırdı." (Refik Halit Karay)

CEBRİ

...

CEBİR

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Zor, zorlayış

CEHRE

Kelime Kökeni : Farsça

1. [isim] Pamuk, yün, ipek vb.ni eğirip iplik durumuna getirmeye yarar araç, iğ

CEHRİ

1. [isim] Kök boyasıgillerden, meyve, kabuk veya odunundan güzel kırmızı renk elde edilen bir kök (Rhamnus infectorius)

CEVAZ

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] İzin, müsaade
   • "... silah kullanılmasına kanunun cevaz verdiği durumlarda." (Anayasa)

CEBİN

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Alın, yüz
2. [sıfat] Korkak
   • "Sonra dört yüz bu kadar milyon adam, hepsi cebin." (Mehmet Akif Ersoy)

CEPHE

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Bir şeyin veya yapının ön tarafta bulunan bölümü
   • "Başını kaldırarak köşkün karanlık cephesine baktı." (Peyami Safa)
   • "Avusturyalılara karşı Makedonya'da cephe açarak Selanik'e otuz bin asker çıkardılar." (Necati Cumalı)
   • "Çekinmiyor, bizzat imparatora karşı cephe alıyordu." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
2. Belli bir düşünce, istek çevresinde sağlanan beraberlik
3. Yan, yön, taraf
   • "Hakikatin binbir cephesi ve başka başka görünüşleri yok mudur?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
4. Üzerinde savaşın sürdüğü bölge
   • "Meydan muharebesi, yüz kilometrelik cephe üzerinde cereyan ediyordu." (Atatürk)
5. Farklı ısıdaki iki su kütlesi arasındaki sınır
6. Yerde veya daha yükseklerde sıklık, sıcaklık bakımından iki ayrı hava yığınının karşılaştıkları yer

CEBEL

1. [isim] Sahipsiz, boş toprak
2. Ekilmemiş tarla, ekime elverişli olmayan yer

CENAH

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Kuş kanadı
2. Kol, pazı
3. Yan, taraf
4. Kanat
   • "Ben takımımla beraber taburun sağ cenahını himaye için tepelere çıktım." (Ömer Seyfettin)

CEZAİ

Kelime Kökeni : Arapça

1. [sıfat] Ceza ile ilgili, cezaya ilişkin, cezaya dayanan
   • "Danışma Meclisinin her türlü karar ve tasarruflarından dolayı haklarında cezai, mali veya hukuki sorumluluk iddiası ileri sürülemez." (Anayasa)

CEVİZ

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Cevizgillerin örnek bitkisi olan, uzun ömürlü, gövdesi kalın, kerestesi değerli, yurdumuzda çok yetişen ağaç (Juglans regia)
   • "Ceviz ağaçlarının altına çökebilir, tabakalarınızdan birer sigara yakabilirsiniz." (Sait Faik Abasıyanık)
   • "Onun kırdığı cevizler artık haddini aştı." (Osman Cemal Kaygılı)
2. [sıfat] Bu ağacın kerestesinden yapılmış
   • "Yedekleri ise ceviz dolabın alt tarafına kaldırılmıştı." (Necati Cumalı)
3. Bu ağacın dışı kabuklu, içi yağlı ve nişastalı yemişi, koz

CENAP

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Saygı, onur ve büyüklük anlamıyla kullanılan bir söz
   • "Prens cenapları için oturacak yer arıyoruz." (Ömer Seyfettin)

CEDRE

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Guatr

CEMİL

Kelime Kökeni : Arapça

1. [sıfat] Güzel (erkek)
2. Tanrı'nın sıfatlarından biri

CEVVİ

Kelime Kökeni : Arapça

1. [sıfat] Atmosferik

CEZBE

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Bir duygu veya bir inanışın etkisiyle aşırı ölçüde coşup kendinden geçme durumu
   • "İsmet Paşa'yı birer serdengeçti cezbesiyle savunanlar arasında ben de vardım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
   • "Cezbeye tutulmuş gibi haykırdım, Türkçe haykırdım." (Aka Gündüz)

CEMSE

...

CEMAL

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Yüz güzelliği
   • "Sadakatinden dinî bir zevk duyuyor, cemaline tutkun kalmaktan temiz neşeler topluyordu." (Refik Halit Karay)

CEMAN

Kelime Kökeni : Arapça

1. [zarf] Toplayarak, toplam olarak, hepsini içine alarak