Başında bu olan 7 harfli 70 kelime var. Bu ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bu olan kelimeler listesine ya da sonu bu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bu bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BUNAMAK
-
-
[nsz]
Çeşitli sebeplerle zihin gücünü yitirerek ne yaptığını bilemez duruma gelmek, ateh getirmek
-
[nsz]
Çeşitli sebeplerle zihin gücünü yitirerek ne yaptığını bilemez duruma gelmek, ateh getirmek
- BURADAN
-
-
[zarf]
Bu yerden
-
[zarf]
Bu yerden
- BUMLAMA
-
-
[isim]
Bumlamak işi
-
[isim]
Bumlamak işi
- BURUNLU
-
-
[sıfat]
Herhangi bir biçimde burnu olan
- "Dördü de birbirine benzeyen zayıf, kanca burunlu çocuklardı." (Haldun Taner)
-
Çıkıntısı olan
-
Kendini beğenmiş, kibirli
-
[sıfat]
Herhangi bir biçimde burnu olan
- BURACIK
- ...
- BUNALIŞ
-
-
[isim]
Bunalma işi veya biçimi
-
[isim]
Bunalma işi veya biçimi
- BUKLELİ
-
-
[sıfat]
Kıvrım kıvrım olan (saç)
- "Dal gibi, kara bukleli, aydınlık alınlı ve yaramaz, delişmen..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Kıvrım kıvrım olan (saç)
- BURUKSU
-
-
[sıfat]
Buruğa benzer, buruk gibi
- "Bundan kuvvet alarak âdeta bir nevi buruksu saadet içinde yaşamaktayım." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Buruğa benzer, buruk gibi
- BUDANIŞ
-
-
[isim]
Budanma işi veya biçimi
-
[isim]
Budanma işi veya biçimi
- BULANIK
-
-
[sıfat]
Bulanmış olan, duru olmayan
- "Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı." (Falih Rıfkı Atay)
-
Bulutlu, kapalı (hava)
-
Açık seçik görünmeyen, net olmayan
- "Bulanık görüntü."
-
Donuk, anlamsız, fersiz (bakış)
- "Dimdik oturuyor, bulanık ve ıslak gözlerle ona bakıyordu." (Peyami Safa)
-
Niteliği tam anlaşılmayan
- "İzmir-Bursa yolculuğundan dönüşümde ben böyle bulanık bir politika havası içinde bulmuştum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Bulanmış olan, duru olmayan
- BUĞUEVİ
-
-
[isim]
Hastalık dolayısıyla mikroplu sayılan eşyanın sıcak buğu ile temizlendiği yer, tephirhane
-
[isim]
Hastalık dolayısıyla mikroplu sayılan eşyanın sıcak buğu ile temizlendiği yer, tephirhane
- BUGÜNKÜ
-
-
[sıfat]
Bugüne özgü, bugün olan, bugün yapılan
- "Bugünkü Türk şiirinin manzarası şairlerle dolu bir memlekette yaşadığımızı gösteriyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Bugüne özgü, bugün olan, bugün yapılan
- BUCAKLI
-
-
[sıfat]
Bucağı olan
-
[sıfat]
Bucağı olan
- BUZHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Buz yapılan yer
-
Soğuk hava deposu
-
[isim]
Buz yapılan yer
- BULAŞLI
- ...
- BURUKÇA
-
-
[sıfat]
Tadı biraz buruk olan
-
[sıfat]
Tadı biraz buruk olan
- BUTİKÇİ
-
-
[isim]
Butik işleten kimse
-
[isim]
Butik işleten kimse
- BURJUVA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Şehirde yaşayıp özel imtiyazlardan yararlanan
- "Burjuva bir aileden doğmuş, bir fabrikatörle evlenmiş." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Orta sınıftan olan, kent soylu
-
[sıfat]
Şehirde yaşayıp özel imtiyazlardan yararlanan
- BURLESK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sanat alanında ve özellikle edebiyatta rastlanan, komikliğe dayanan bir tür
-
[isim]
Sanat alanında ve özellikle edebiyatta rastlanan, komikliğe dayanan bir tür
- BURAĞAN
-
-
[isim]
Güçlü esen rüzgâr
-
[isim]
Güçlü esen rüzgâr