Baş Başa Vermek

  1. iki veya daha çok kimse bir kenara çekilip konuşmak
    • "Ayakaltı olmayan bir yer bul da baş başa oturalım." (Refik Halit Karay)
    • "Kızı, kendi yaşları ile baş başa bırakmak var." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Odanın kapısını sürmeleyip kitaplarımla baş başa kalmak saatini dört gözle beklerdim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Keyfimizce yaşamamıza mâni olur, baş başa olmamızı tercih ederim." (Refik Halit Karay)
  2. dayanışmak

Kelime Anlamı Kaynağı : Türk Dil Kurumu (TDK) Güncel Türkçe Sözlüğü

Şunlara da göz atmak isteyebilirsiniz: