Başında ağ olan 6 harfli 21 kelime var. Ağ ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ağ olan kelimeler listesine ya da sonu ağ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ağ bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AĞLAMA
-
-
[isim]
Ağlamak işi
-
[isim]
Ağlamak işi
- AĞALIK
-
-
[isim]
Ağa olma durumu
-
Cömertlik
- "Ağalığını ve eşraflığını hiç unutmamıştı." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Ağa olma durumu
- AĞIRCA
-
-
[sıfat]
Oldukça ağır
- "Biraz sonra aşağıda bir kapı açıldığı, sonra da ağırca bir şeyin devrildiği duyulur." (Memduh Şevket Esendal)
-
Kötüleşmiş (hasta)
-
[zarf]
Oldukça ağır biçimde
-
[sıfat]
Oldukça ağır
- AĞLATI
-
-
[isim]
Trajedi
-
[isim]
Trajedi
- AĞACIK
- ...
- AĞRIMA
-
-
[isim]
Ağrımak işi
-
Memeli hayvanlarda görülen ara konakçı kenelerin bulaştırdığı ağrıma asalaklarından ileri gelen hastalık
-
[isim]
Ağrımak işi
- AĞNAMA
-
-
[isim]
Ağnamak işi
-
[isim]
Ağnamak işi
- AĞINMA
-
-
[isim]
Ağınmak işi
-
[isim]
Ağınmak işi
- AĞIMLI
-
-
[sıfat]
Ağımı olan (ayak)
-
[sıfat]
Ağımı olan (ayak)
- AĞABEY
-
-
[isim]
Büyük erkek kardeş, aka
- "Ağabeyi ile fısıl fısıl konuştular, birlikte sevindiler." (Refik Halit Karay)
-
[ünlem]
Saygı ve sevgi göstermek üzere yaşça büyük olan erkeklere söylenen bir seslenme sözü
- "Geçmiş olsun ağabey, ne oldu sana böyle?" (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Büyük erkek kardeş, aka
- AĞARIK
-
-
[sıfat]
Aklaşmış, rengi solmuş
- "Kırk yaşını aşmış, şakakları ağarık, uysal, eğik." (Tarık Dursun K)
-
[sıfat]
Aklaşmış, rengi solmuş
- AĞIZLI
-
-
[sıfat]
Ağzı herhangi bir biçimde olan
- "Dar ağızlı vazo."
-
[sıfat]
Ağzı herhangi bir biçimde olan
- AĞDALI
-
-
[sıfat]
Ağdalanmış
-
Bilinmeyen kelimelerden, anlaşılması güç sözlerden oluşan (deyiş)
-
Karmaşık
- "Tam bir düşünce denemezdi buna. Sakız gibi uzayan, ağdalı bir düş gibiydi bunlar." (Oktay Rifat)
-
[sıfat]
Ağdalanmış
- AĞARIŞ
- ...
- AĞARTI
-
-
[isim]
Uzaktan ancak seçilebilen, belli belirsiz bir aklık
-
Süt, yoğurt, peynir, ayran vb. yiyecek ve içecekler
-
[isim]
Uzaktan ancak seçilebilen, belli belirsiz bir aklık
- AĞRILI
-
-
[sıfat]
Ağrıyan, ağrısı olan
- "Ağrılı diş."
-
[sıfat]
Ağrıyan, ağrısı olan
- AĞITÇI
-
-
[isim]
Ölüye ağıt söylemek için para ile getirilen kimse, sagucu, mersiyehan
-
[isim]
Ölüye ağıt söylemek için para ile getirilen kimse, sagucu, mersiyehan
- AĞAÇLI
-
-
[sıfat]
Ağacı olan
- "İki yanı ağaçlı yol ta dış kapıya kadar uzayıp gidiyordu." (Mithat Cemal Kuntay)
-
[sıfat]
Ağacı olan
- AĞAÇSI
-
-
[sıfat]
Ağacı andıran, ağaca benzeyen, ağaç gibi, ağacımsı
-
[sıfat]
Ağacı andıran, ağaca benzeyen, ağaç gibi, ağacımsı
- AĞDACI
-
-
[isim]
Şeker, tatlı ve helva yapımında ağda hazırlayan işçi
-
Ağda ile vücuttaki fazla tüyleri veya kılları temizlemeyi meslek edinmiş kimse
-
[isim]
Şeker, tatlı ve helva yapımında ağda hazırlayan işçi