Başında g olan 8 harfli 370 kelime var. G harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde g harfi olan kelimeler listesine ya da sonu g harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında g bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GEĞİRMEK
-
-
[nsz]
Midede toplanan gazı ağızdan sesli bir biçimde çıkarmak
- "Geğirebilsem açılır mıyım acaba? Sancı göğsümde hatta kolumda..." (Atilla İlhan)
-
[nsz]
Midede toplanan gazı ağızdan sesli bir biçimde çıkarmak
- GÖRÜNMEK
-
-
[nsz]
Görülür duruma gelmek, görülür olmak, gözükmek
- "Kapıda Eda Hanım göründü ve ona hatır sordu." (Peyami Safa)
-
İzlenim uyandırmak
- "Üzgün ve yorgun görünüyordu." (Haldun Taner)
-
Benzemek, görünüşünde olmak
-
Azarlamak
- "Çocuk pek azdı, biraz görünüver."
-
Gözdağı vermek
-
[nsz]
Görülür duruma gelmek, görülür olmak, gözükmek
- GÜNAŞIRI
-
-
[zarf]
Bir gün ara ile, iki günde bir
- "Gelir desen dar gelir / Günaşırı alacaklılar gelir." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[zarf]
Bir gün ara ile, iki günde bir
- GEVELEME
-
-
[isim]
Gevelemek işi
- "Bu çeşit bunak gevelemeleri yaşlı dostlar çevresinde hoş görülebilir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Gevelemek işi
- GADİRLİK
-
-
[isim]
Kıygı, gadir
- "Ona çok gadirlik oldu."
-
[isim]
Kıygı, gadir
- GİDERİCİ
-
-
[sıfat]
Yok eden
- "Leke giderici madde."
-
Dindiren
- "Ağrı giderici ilaç."
-
[sıfat]
Yok eden
- GEVRETME
-
-
[isim]
Gevretmek işi
-
[isim]
Gevretmek işi
- GÖZCÜLÜK
-
-
[isim]
Gözcünün işi
- "Geceleri o uyudu ben nöbet tuttum, gündüzleri ben uyudum o gözcülük etti." (Kemal Bilbaşar)
-
Göz bilimciliği
-
[isim]
Gözcünün işi
- GÜNDÖNDÜ
-
-
[isim]
Ayçiçeği
-
[isim]
Ayçiçeği
- GEZİNMEK
-
-
[nsz]
Eğlenmek, vakit geçirmek için gezmek, dolaşmak, seyran etmek
- "Başı bir düşünceyle ağırlaşmış gibi öne düşük, elleri cebinde, geziniyordu." (Peyami Safa)
-
Belirli bir çevre içinde gezip durmak
- "Bir akşam rıhtım boyunda geziniyordum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Özellikle doğaçtan yapılan müzikte, ezgiyi belli bir makam anlayışı içinde değişik perdeler üzerinde çalmak, dolaşmak
-
[nsz]
Eğlenmek, vakit geçirmek için gezmek, dolaşmak, seyran etmek
- GÖRÜŞTAŞ
- ...
- GIYGIYCI
-
-
[isim]
Kemancı
-
[sıfat]
Beceriksiz
-
[isim]
Kemancı
- GÖÇERTME
-
-
[isim]
Göçertmek işi
-
[isim]
Göçertmek işi
- GERÇEKLİ
-
-
[sıfat]
Gerçeklenmiş, gerçek olduğu anlaşılmış, muhakkak
-
[sıfat]
Gerçeklenmiş, gerçek olduğu anlaşılmış, muhakkak
- GÖRESİME
-
-
[isim]
Göresimek işi
-
[isim]
Göresimek işi
- GEVENLİK
-
-
[isim]
Geveni çok olan yer
-
[isim]
Geveni çok olan yer
- GÜNGÖREN
- ...
- GÜLÜMSER
-
-
[sıfat]
Hafifçe gülümseyen, sevimli
-
[sıfat]
Hafifçe gülümseyen, sevimli
- GAZAPSIZ
-
-
[sıfat]
Öfkeli, kızgın, hiddetli olmayan
-
[sıfat]
Öfkeli, kızgın, hiddetli olmayan
- GİZLETME
-
-
[isim]
Gizletmek işi
-
[isim]
Gizletmek işi