Başında em olan 6 harfli 11 kelime var. Em ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde em olan kelimeler listesine ya da sonu em ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında em bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EM, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EMİLİM
...
EMLEME

  1. [isim] Emlemek işi veya durumu

EMEKÇİ

  1. [isim] Geçimini yaptığı işlerle sağlayan kimse, amele
    • "Çocukluğundan başlayarak emekçilerle, sokaktakilerle düşüp kalkmıştı." (Haldun Taner)
  2. Geçimini, emeğini sermayeciye satarak sağlayan kimse, proleter
    • "Bildiği veya öğrendiği, asıl çalışmalarını emekçilerin arasında değil, orduda yapmayı sevdikleri idi." (Tarık Buğra)

EMİŞME

  1. [isim] Emişmek işi veya durumu

EMİLME

  1. [isim] Emilmek işi

EMANET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birine geçici olarak bırakılan ve teslim alınan kişice korunması gereken eşya, kimse vb., inam, vedia
    • "Emaneti olanlar burada her vakit bunlarla ilgilenecek bir çırak bulurlar." (Salâh Birsel)
    • "Bavullarımı otele emanet bıraktım."
    • "Değirmenimi evvel Allah, sonra size emanet ediyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Bir kimse ile birine gönderilen şey
    • "İstanbul'dan getirdiğim emanetinizi akşam benden alınız."
  3. Eşyanın ücret karşılığı geçici bir süre bırakıldığı yer
  4. Can, ruh
    • "Allah emanetini alsın da kurtulayım."

EMPATİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Duygudaşlık

EMPOZE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] "Dayatmak" anlamında empoze etmek, "dayatılmak" anlamında empoze edilmek birleşik fiillerinde geçer
    • "Demokrasi ... bilime, sanata, basına kendi düşüncesini, değer yargısını, zevkini empoze etmeye kalkmama olgunluğu demektir." (Haldun Taner)

EMBOLİ
...
EMEKLİ

  1. [sıfat] Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli
    • "Emekli olduğuna hayıflandığı kadar babasının ölüşüne de o kadar hayıflanıyor." (Haldun Taner)
    • "Size bir fenalık edebilir, sizi işinizden attırır, vekâlet emrine alır, vakitsiz emekliye çıkartabilir." (Haldun Taner)
    • "Kafaları dazlaklaşmış, emekliye çıktıktan sonra adam kıtlığında gene işe alınmış." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan (kimse)
    • "Buraya gelenler hep asker emeklileridir." (Haldun Taner)

EMARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Beylik

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü