Başında em olan 5 harfli 15 kelime var. Em ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde em olan kelimeler listesine ya da sonu em ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında em bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EM, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EMSAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Benzer
    • "Tarihte o ana kadar emsali görülmedik bir ticari kepazelik devri açılmıştı." (Ercüment Ekrem Talu)
  2. Yaşıt, eş, denk
    • "Emsali bir üst derece maaş aldığı hâlde zavallı resim hocamız mağdur duruma düşmüş bulunuyordu." (Haldun Taner)
  3. Örnek
  4. Kat sayı

EMCEK

  1. [isim] Meme

EMMEÇ

  1. [isim] Aspiratör

EMARE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belirti, iz, ipucu
    • "Fakat hepsinin yüzünde korku ve endişe emarelerini ayan beyan görmüştüm." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

EMCİK

  1. [isim] Meme

EMOJİ
...
EMTİA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mal

EMZİK

  1. [isim] Süt çocuklarını oyalamak için ağızlarına verilen kauçuk meme
    • "Parkta daldılar dedikoduya / Dün kaldıkları yerden devam ettiler / Yavrular da birbirlerine / Emziklerini ikram ettiler." (Arif Nihat Asya)
  2. Beslemek için süt çocuklarına meme yerine emdirilen ağzı kauçuklu süt şişesi, biberon
    • "Hem ağzımdan yaralandığımı, üç gün kapalı dudaklarımın arasından emzikle süt içtiğimi nasıl unutuyormuşum?" (Reşat Nuri Güntekin)
  3. İbrik, çaydanlık, testi vb. kapların, suyu azar azar akıtmaya yarayan içi delik uzantısı, ibik
    • "Çaydanlığın emziği tıkanmış."
  4. Sigara ağızlığı

EMAYE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Üzeri emayla kaplanmış olan
    • "Emaye tencere."
  2. [isim] Fotoğrafçılıkta ışığa karşı hassas malzeme

EMRAZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hastalıklar

EMLİK

  1. [isim] Emme döneminde olan çocuk
    • "Koç yiğidin yanında olur yazısı / Ananın babanın emlik kuzusu." (Halk türküsü)
  2. Zamanından daha geç doğan kuzu veya oğlak

EMİCİ

  1. [isim] Emme işini yapan kimse veya şey

EMVAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mallar, para ile alınan şeyler

EMLAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ev, arsa, bahçe vb. taşınamayan mal ve mülklerin ortak adı, taşınmazlar, gayrimenkul
    • "Eline geçen serveti emlake yatırıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)

EMMEK

  1. [-i] Dudak, dil ve soluk yardımıyla bir şeyi içine çekmek, somurmak
    • "Çanağımdaki köpüklü sütü emer gibi içeceğim." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Altı mikrobun canını daha cehenneme göndermeden gidersem emdiğim helal süt haram olmaz mı?" (Haldun Taner)
    • "Bu olanları başka birinden işitecek olursam emdiğin sütü burnundan getiririm." (Burhan Günel)
  2. Tükürük yardımıyla eriterek içine çekmek
    • "Yengemin verdiği karanfili dişlerimle ezip emerek odaya giriyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
  3. Soğurmak
    • "Toprak suyu emdi."
  4. Uzun süre yararlanmak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü