Başında e olan 8 harfli 266 kelime var. E harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde e harfi olan kelimeler listesine ya da sonu e harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında e bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ESRİKLİK
-
-
[isim]
Sarhoş olma durumu
-
[isim]
Sarhoş olma durumu
- ETNİSİTE
- ...
- EZELİLİK
- ...
- ENDAZELİ
-
-
[sıfat]
Ölçülü
-
[sıfat]
Ölçülü
- EŞLENMEK
-
-
[nsz]
Eşleme işine konu olmak
-
[nsz]
Eşleme işine konu olmak
- ERSİZLİK
-
-
[isim]
Kocasızlık
-
[isim]
Kocasızlık
- EMEKLEME
-
-
[isim]
Emeklemek işi
-
[isim]
Emeklemek işi
- ENJEKTÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Şırınga
- "Üzerinde ağızları açık kalmış ilaç şişeleri, pamuk parçaları, kırık bir enjektör ile bir küçük masa..." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Şırınga
- EKİNOKOK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Etoburların gelişmiş dönemlerinde bağırsaklarında yaşayan tenya türü
-
[isim]
Etoburların gelişmiş dönemlerinde bağırsaklarında yaşayan tenya türü
- EVİRTMEK
-
-
[-i]
Sakkarozu glikoz ve levüloza çevirmek
-
Bakışımlı olarak ters çevirmek
- "Aynalar eşyanın görüntülerini evirterek gösterirler."
-
[-i]
Sakkarozu glikoz ve levüloza çevirmek
- EKMEKLİK
-
-
[isim]
İçine ekmek konulan kap
-
Oyunda her zaman yenilerek kendisinden para kazanılan kimse
-
[sıfat]
Ekmek yapmaya yarayan veya ayrılan
- "Ekmeklik un."
-
[isim]
İçine ekmek konulan kap
- ELLENMEK
-
-
[nsz]
Bir şeye elle dokunulmak
-
[nsz]
Bir şeye elle dokunulmak
- ESİRGEME
-
-
[isim]
Esirgemek işi, koruma, himaye, vikaye
-
[isim]
Esirgemek işi, koruma, himaye, vikaye
- EĞİRTMEK
-
-
[-i]
Eğirme işi yaptırmak
-
[-i]
Eğirme işi yaptırmak
- ESKİTMEK
-
-
[-i]
Çok kullanarak eskimiş duruma getirmek, yıpratmak
- "Çocuk pantolonunu eskitti."
-
Yaşlandırmak
- "Alkol, tütün ve aşk eskitti beni." (Atilla İlhan)
-
Etkisini sürdürememek, yıpratmak
- "Yunus Emre'yi yüzyıllar eskitemedi."
-
[-i]
Çok kullanarak eskimiş duruma getirmek, yıpratmak
- ETTİRMEK
-
-
İşi başkasının yapmasını sağlamak
- "Avukat yardımcısına bilgileri not ettirdi."
-
Sebep olmak
- "Bu tutum beni çalışmaktan nefret ettirdi."
-
İşi başkasının yapmasını sağlamak
- EVRENSEL
-
-
Evrenle ilgili
-
Bütün insanlığı ilgilendiren, âlemşümul, cihanşümul, üniversal
- "Çağımızın evrensel bir yaşantısıdır yalnızlık, çünkü bütün insanlar yalnızdır." (Selâhattin Hilav)
-
Dünya ölçüsünde, dünya çapında
-
Evrenle ilgili
- ENDÜSTRİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sanayi
- "Roman, basın endüstrisinin tüketime sürdüğü bir mal niteliğindedir." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Sanayi
- EYLEMLİK
-
-
[isim]
Mastar
-
[isim]
Mastar
- ESRARKEŞ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Esrar (II) kullanmayı alışkanlık durumuna getiren kimse
- "Dalga geçen esrarkeşin gözü ne görürse kırk derece ateşle yanan adamın dışa fırlayan gözü de onu görür." (Ahmet Haşim)
-
[isim]
Esrar (II) kullanmayı alışkanlık durumuna getiren kimse